Kategoriler
Sağlık

Yapay zeka rezonans healy

Hücrelerimiz zaman içinde hasar görür ve olması gereken ideal titreşim seviyesinden aşağılara düşerek görevlerini ifade edemezler. Bu şekilde artan bozulmuş hücreler organların ya da sistemlerin görevlerini yerine getirmesine engel olur. Bazen de hücreler bir süre sonra habis dediğimiz tümörlü hücreye dönüşerek ciddi rahatsızlıklara neden olur.

Sağlıklı hücre -70 mv akım olarak kabul edilen seviyede olurken hastalanan hücreler -30, tümörlü hücreler -20 seviyesine düşerler ve son olarak 0 seviyesinde hücre ölümü gerçekleşir.

İşte bu noktada cihazda yüklü olan programlar düzgün kullanıldığında hücrelerin ideal düzeylerine geri dönmesi sağlanır. Kişinin yaşı ve beslenme şartlarına göre kür olarak da programları kullanabilirsiniz. Kullanımı kişiye göre ve ihtiyacınıza göre değişkenlik gösterir.

ALTIN DÖNGÜ PROGRAMLARI
7 adet karma programdan oluşur. Bu programlar bağışıklığı düzenleyici, dengeye getirici, sinir sistemini rahatlatıcı, kaslar ve boşaltım sistemi ile ilgili olarak ortalama bir insanın ihtiyacı olan genel program frekanslarını içerir. Cihazın başlangıç paketinde cihazın aparatları ile birlikte cihaza yüklenen ALTIN DÖNGÜ KARMA MODÜLÜ de yer alır. Buradaki programları ihtiyaca göre sırası ile ya da rasgele kullanabilirsiniz. Sürekli olarak dışsal etkenlerin ve bozuk beslenme rejimi içerisinde yaşayan bizlerin ideal frekanslara her zaman ihtiyacı vardır.

AĞRI PROGRAMLARI
Sekiz adet programdan oluşan modülde birbiri ile ilgili programlar vardır. Türkiye’de en çok satın alınan modüldür. Özellikle fibromiyalji alanında ciddi vakaların olduğu ülkemizde migren vb. rahatsızlıklarda buradaki programlar rahatlatıcı ve iyileştirici destek sağlar.
En ufak bir acı bile, yeterince uzun süre dayanmanız gerekiyorsa , günlük yaşamı dayanılmaz hale getirebilir. Yerel Stimülasyon programları (8) mümkün olduğunca az ilaçla idare etmenize yardımcı olmak için tasarlanmıştır.

Kronik Ağrı – Merkezi sinir sistemi yoluyla kronik ağrının tedavisi.
Kronik Sırt ağrısı – Ağrının yanına omurganın yanına yerleştirilen elektrotlarla kronik sırt ağrısının lokal tedavisi.
Yerel Diş-Çene – Ağız bölgesindeki ağrının lokal destekleyici tedavisi. ABD’de kulak klipsleri dahil değildir. Elektrotları omurganın üstüne yerleştirin.
Lokal Eklemler – Eklem ağrısının lokal tedavisi. Diz ağrısı! Kalça ağrısı! Omuz ağrısı? Parmak eklemleri. Yerel olarak uygulayın. Frekansları hissetmeye gerek yok. Karıncadan uzak durmanız önerilir.
Migren – Baş ağrısı ve migrenin kraniyal (baş tarafı) tedavisi.
Uykusuzluk – Merkezi Sinir Sistemi aracılığıyla uyku zorluklarının destekleyici tedavisi.
Zihinsel Denge – Merkezi sinir sistemine yönelik frekanslar aracılığıyla zihinsel stres ve kaygının destekleyici tedavisi.
Depresyon – Merkezi Sinir Sistemi aracılığıyla depresyonun ve derin olumsuz düşünce kalıplarının ve süreçlerinin destekleyici tedavisi.

ÖĞRENME PROGRAMLARI
Bu modüldeki programlar:

1. SINAV
2.STRES
3.ODAKLANMA
4.HAFIZA
5.KONSTRASYON AKUT
6.STRES AKUT

Buradaki programları sırası ile ya da en çok ihtiyaç duyduğunuzu düzenli olarak kullanabilirsiniz. Beyinsel aktiviteleri uyararak sizin daha dikkatli ve odaklanmış olmanızı sağlar. Hafıza sorununu azaltırken MS vb. rahatsızlıkların ilerlemesini yavaşlatır.
Öğrenme – İster okulda ister sanal öğrenmede, Öğrenme Programı zihnin bilgiyi daha hızlı ve daha kolay emmesine yardımcı olur.
Öğrenme sistemi – Tutma, her yerde bulunan bir sorundur. CNS’nin (Merkezi Sinir Sistemi) biyoenerjetik aktivasyonu, vücudun öğrenme ve öğrenmeyi sürdürme yeteneğine yardımcı olur. Bu program, kişiye uzun bir süre meydan okunduğu ve bilgiyi öğrenme ve saklama becerisinin temel bir sorun olarak görüldüğü durumlarda kullanılır.
Akut öğrenme – Kraniyal stimülasyon yoluyla odaklanmayı ve tutmayı destekler.
Hafıza – Beyin metabolizmasının enerjik uyarımı ve bilgiyi muhafaza etme yeteneğiniz için destek – Bu program, beynin glikoz ve oksijen kaynaklarını önemli bilgiler taşıyan nöronlara / sinir hücrelerine dolaştırma yöntemini ifade eder ve önemli “sinir ağları” oluşturur. saklanabilir ve daha sonra alınabilir.
Konsantrasyon sistemleri – Oksijen kaynağının biyoenerjetik optimizasyonu. Bu sonuçta daha yüksek konsantrasyon durumlarına yardımcı olur. Bu program, sistemik düzeyde çalışan frekanslara odaklanır.
Konsantrasyon akut – Nihai odaklanma, akut konsantrasyon durumları ve dikkat dağınıklığını göz ardı etme yeteneği için kraniyal stimülasyon yoluyla biyoenerjetik destek.
Muayene sistemleri – Muayenelerden önce kraniyal stimülasyon yoluyla gevşeme desteği. Bu frekanslar, sınavlar için sakin zihinsel durumları destekleyen sistemik enerji dengesine odaklanır.
Akut Sınav – Sınavlardan önce akut zihinsel uyumsuzluk ve kaygının enerjik dengelenmesi.
Stres sistemleri – Yaratıcı gücün zihinsel dengelenmesi ve biyoenerjetik uyarımı. Bu program, öğrenmeye odaklanan köklü strese yöneliktir.
Akut Stres – Akut stres zamanlarında kraniyal stimülasyon yoluyla ruh halinin iyileşmesini destekler. Bu program, rahat bir öğrenme durumunu destekleyen frekanslar sunar.

RUHSAL DENGE PROGRAMLARI
Zihinsel Denge – Hayatınızla dengeli ve özgüven dolu bir şekilde yüzleşin. Bu programlar sizi destekliyor.
İç Güç sistemi – Kendinizi güvensiz, güvensiz veya endişeli hissettiğinizde enerjik bir şekilde öz güvenin teşvik edilmesi.
Duygusal İyilik – Duygusal olarak sıkışmış hissettiğinizde enerjik dengeleme.
Kendini iyi hissetme – Düşük benlik saygısı, üzüntü veya kendinizi kötü hissettiğiniz durumlarda enerjik güven aktivasyonu.
Memnuniyet sistemi – Bağımlılık yaratan ve telafi edici davranışlardan kaçınmaya yardımcı olmak için pozitif bir refah duygusunu desteklemek için enerjik dengeleme frekansları.
İçerik akut – Nikotin bağımlılığı durumlarında kraniyal stimülasyon yoluyla iç dengeyi destekler. Bu frekanslar, akut bağımlılık durumlarında iç memnuniyet ve güvenlik ve destek duygularını teşvik eder.
İç Birlik – Psişik bütünlük ve farkındalık duygusunun enerjik restorasyonu.
Refah Ruh – Zorlayıcı veya takıntılı davranışın enerjik dengesi. Bu frekanslar, farkındalığı saplantıdan uzaklaştırıp içten uyum ve tatmin bulmaya doğru hareket etmeye yardımcı olur.
Akıl dengesi akut – Kraniyal stimülasyon yoluyla zihinsel dengeyi ve pozitif düşünmeyi destekler.

CİLT VE GÜZELLİK PROGRAMLARI
Ciltteki yara izlerinin daha hızlı iyileşmesini destekler, ayrıca bu modüldeki programlar kozmetik ürün seçiminizde ekonomik olarak daha satın alınabilir ürünler ile daha etkin sonuçlar almanızı sağlar.

Güzellik / Cilt – Cilt sizin korumanız ve en büyük organınızdır. Güzellik içten gelir. Healy Beauty programları güzelliğinizi ortaya çıkarmak için tasarlanmıştır.

İç Güzellik – Enerjisel alanın tutarlılığını ve yayılmasını destekler. Bu frekanslar, kişinin içten gelen ve dünyaya yayılan çok daha derin ve anlamlı bir güzelliği ayarlamasına ve desteklemesine izin verir. Merhamet, saf bir kalp ve derin şefkatli şefkat gibi şeyleri destekler.
Yaşlanma – Hücre organellerinin biyoenerjetik desteği. – Vücudumuzun organları olduğu gibi hücrelerimizin de organları vardır. Bu küçük organlara organel denir. Hücrenin iç mekanizmalarıdır ve vücudun yaşam ve yenilenme süreci için önemli olan yeni proteinler oluşturmasına yardımcı olurlar.
Saç – Saç köklerinin biyoenerjetik uyarımı.
Tırnaklar – Tırnak yatağının biyoenerjetik uyarımı.
Cilt – Epidermisin biyoenerjetik beslenmesi.
Cilt esnekliği – Kolej, elastin ve bağ dokularının tanıtımı için biyoenerjetik destek ve cildin hemen altındaki lenfatik sistem için destek.
Yerel Yaraları Destekleyin – Hücresel düzeyde yaraları destekleyen biyoenerjetik frekanslar. Bu program sistemik sorunlar içindir.
Support Wounds syst – Yara iyileşmesinde rol oynayan spesifik enzimlerin bulunduğu hücre metabolizmasının biyoenerjetik uyarımı.
Akne sisti – Toksin taşınmasının biyoenerjetik teşviki.
Scars syst – Yara izlerindeki enerjik girişim alanlarını dengelemek. Yara dokusu kolajenden oluşur ancak lifler normal dokudan farklıdır. Liflidirler ve yaralanma bölgesinde büyürler. Vücut, ağrıya ve hareket eksikliğine neden olan kontrolden çıkabilen doku üretir. Yara dokuları vücudun derinliklerinde veya cilt yüzeyine daha yakın olabilir. Bu frekanslar, sistemik düzeyde enerjik destek sunar.
Yerel yara izleri – Yara dokusunun yerel olarak uyarılması.

BİYOENERJETİK UYUM PROGRAMLARI
Özellikle bağışıklık ve soğuk algınlığı en çok ihtiyaç duyulan program iken menopoz sorunlarının azaltılması sürecinde gerekli olan program ile adet sorunlarının azaltılması için gerekli programda yer almaktadır. Erkeklerin en çok ihtiyaç duyduğu cinsel güç programı da bu setin içindedir. Tabii ki bağırsak, göz, sinir ve dolaşım sistemi programları da düşünüldüğünde bir hayli zengin bir modüldür.

Bioenergetic Balance 1 – “Dijital ilk yardım çantası” Kullanıcının Bir Numaralı Programı ile Çok Yönlü Sağlık!
Bağışıklık sistemi – Vücudun biyoenerjetik savunma sisteminin aktivasyonu.
Soğuk – Mukoza zarının biyoenerjetik sakinleştirilmesi.
Alerjiler – Alerjik reaksiyonların biyoenerjetik dengelenmesi.
Gözler – Retinanın enerjik dengelenmesi ve gözler için destek.
Hormonlar – Vücudun kimyasal habercileri ve hormon salınımı için biyoenerjetik destek.
Bağırsak – Bağırsak peristaltizmasının biyoenerjetik uyarımı. Bu, yiyeceklerin sindirim sisteminden transferinde istemsiz hareketler gerçekleştiren kaslara biyoenerjetik stimülasyon anlamına gelir.
Sinirler – Sinir sisteminin biyoenerjetik düzenlenmesi ve gevşemeyi desteklemek için uyum. Sinir hücreleri ve nöronlar vücutta bilgi taşır. Genel sağlık için çok önemli olan uzun menzilli hücresel iletişim gönderebilirler.
Esneklik – Vücudu hareket ettirmek ve esnekliği desteklemek için çalışan eklemlerin, tendonların ve bağların biyoenerjetik mobilizasyonu.
Dolaşım Sistemi – Vücudun enerji kaynağının biyoenerjetik uyarımı. Dolaşım sistemi, oksijenden zengin kanı ve sağlık için önemli olan diğer besin maddelerini transfer eden önemli bir otoyoldur.
Potens – Üreme organlarının biyoenerjetik uyarımı ve dengelenmesi.
Menopoz – Hormonal dengenin biyoenerjetik düzenlenmesi.
Menstruation local( adet döngüsü) – Lokal rahatlama ve adet düzensizliğin düzenlenmesi

Bioenergetic Balance 2 – “Dijital ilk yardım çantası” ile Çok Yönlü Sağlığın ikinci bölümü

Gastrointestinal – Gastrointestinal sistemin enerjik dengelenmesi.
Bakteriler – Biyoenerjetik savunma sisteminin dengelenmesi. Biz simbiyotik bir organizmayız ve hem bize hem de bize karşı işe yarayabilecek bakteri ve diğer mikroplara sahibiz.
Bademcikler – Enfeksiyon durumlarında bağışıklık sistemini enerjik olarak dengeler.
Karaciğer fonksiyonu – Karaciğer metabolizmasının biyoenerjetik teşviki. Karaciğer, süzme organıdır. Gıdaların ve toksinlerin sistem içinden ve sonra sistemden işlenmesi.
Gıda Hassasiyetleri – Gıda toleransı için biyoenerjetik destek. Yiyecek rahatsızlıkları, rahatsızlıkları ve tahammülsüzlüklerinden vücudun onarılmasına yardımcı olmak için enerjik destek.
Toksinler – Toksinlerin ve toksik kalıntıların vücuttan ve enerji alanından uzaklaştırılmasında vücudun boşaltım süreçlerinin biyoenerjetik uyarımı.
Baş – Baştaki gerilimlerin ve dengesizliklerin biyoenerjetik olarak azaltılması.
Prostat – Sağlıklı bir prostat bezinin enerjik desteği.
Akciğer fonksiyonu – Akciğer fonksiyonunun biyoenerjetik optimizasyonu.
Tiroid bezi – Tiroid fonksiyonunun biyoenerjetik düzenlenmesi.
Eklemler-Kemikler – Vücudun yaralanmalardan ve streslerden kaynaklanan hasarı iyileştirmesine yardımcı olmak için metabolitlerin atılımını biyoenerjetik olarak uyarır. Artritik süreçlerle ilgili önemli kemik hücrelerinin ve kıkırdağın onarımında enerjik frekanslar.
Siyatik lokal – Gerginliği ve ağrıyı azaltmak için siyatik sinir bölgesinin lokal uyarımı.

MERİDYENLER PROGRAMLARI
Meridyenler 1 – Meridyenler vücuttaki enerjik otoyollar gibidir ve akupunkturda kullanılır. Yin meridyenleri sakinleşmeye ve gevşemeye ve Yang meridyenlerine yardımcı olur; canlandırmak.
Allergy Meridian – Enerji akışının enerjik duyarsızlaştırılması.
Bağ Dokusu – Bağ dokusunun enerji düzenlemesi.
Mesane – Mesane enerji kontrolünün düzenlenmesi.
Kalın bağırsak – Kalın bağırsağın enerji alanını uyumlu hale getirmek.
İnce bağırsak – İnce bağırsağın enerji kontrolünü uyumlu hale getirir.
Yağlı dejenerasyon – Hücre alımının enerjik düzenlenmesi; hücre içinde lipit (yağ) metabolizması ve işlenmesi sürecini ifade eder. (Yakıt için yağın parçalanması ve yakılması)
Gallbladder – Sindirimi ve yağ sindiriminin düzenlenmesini desteklemek için enerjik dengeleme.
Eklemler – Bağ / eklem dokusunun enerjik desteği ve esnekliğin dengelenmesi.
Cilt – Cildin enerji yollarının enerjik teşviki.
Kalp – Kalp enerjisinin enerjik uyarımı.
Hormonal denge – Dengeli hormonlar için enerjik destek.
Dolaşım – Kan dolaşımı için enerjik destek. Dolaşım sistemi, kan basıncında rol oynamanın yanı sıra sağlık için önemli olan oksijenden zengin kan ve diğer besin maddelerini transfer eden önemli bir otoyoldur.
Karaciğer – Enerjik metabolizma düzenlemesi.
Akciğerler – Solunum sisteminin enerjik dengesi.
Lenfatik sistem – Toksinlerin taşınmasından sorumlu olan ve istenmeyen maddelerin vücuttan atılmasına yardımcı olan lenfatik sistemin enerjik düzenlemesi. Ayrıca enfeksiyonla savaşmaya da yardımcı olur.
Mide – Mide fonksiyonunun enerjik uyumu. Mide, yiyeceği kan dolaşımına gönderilmek üzere kullanılabilir besinlere ayırmanın ilk adımıdır.
Dalak-Pankreas – Dalak ve pankreasın enerji alanının uyarılması.
Sinir Meridyeni – Sinir fonksiyonunun enerjik uyumu.
Böbrek – Vücudun sıvı dengesini sürdürme yeteneği için enerjik destek.
Organ Meridyeni – Organlar arasındaki enerji akışını (“chi”) uyumlu hale getirir. Her organın, her vücut sisteminde gerçekleştirmesi gereken belirli bir görevi vardır. Frekanslar, organlarla reçineli olan birleşik ve destekleyici bir enerji oluşturmaya yardımcı olur.

ÇAKRALAR PROGRAMI
Çakralar – Yedi eterik enerji merkezinizi güçlendirin. Tüm canlılar enerji tarafından yaratılır ve bundan oluşur. Enerji merkezlerinizin en iyi şekilde çalışma yeteneği, sizi psikolojik, duygusal, fiziksel ve ruhsal olarak dengeli tutan şeydir.

Taç çakrası – ‘Ben ruhum’. Taç çakra konularının enerjisel uyumu ve yüksek Benliğe bağlanma. Fiziksel bağlantı ve yüksek boyutlardan enerji ve bilgi getirme.
Üçüncü göz çakrası – ‘Ben farkındayım’. Üçüncü göz çakrası konularının enerjik uyumu ve sezginin güçlendirilmesi. Psişik görüşü ve illüzyon yoluyla görme yeteneğini destekler.
Boğaz çakrası – ‘Ben iletişimim’. Boğaz çakrası konularının enerjik uyumu ve yapıcı iletişimin teşviki
Kalp çakrası – ‘Ben sevgi ve şifa veriyorum’. Kalp çakrasının enerjisel uyumu ve bu çakranın ilişkili özellikleri. Kalbin ve empatinin, sevginin, şefkatin enerjik uyarılması ve dengelenmesi. Kalbin enerjisine bağlı olarak yaşam sürmesini destekler.
Solar pleksus çakrası – ‘Ben güç ve bilgelikim’. Solar pleksus çakrasının ve bu enerji merkeziyle ilişkili özelliklerin enerjik uyumu. Kendine güven, içsel güç ve kişisel gücün enerjik desteği.
Sakral çakra – ‘Ben yaratıcılık ve cinsellik’. Sakral çakranın ve bu enerji merkeziyle ilişkili özelliklerin enerjik uyumu. Yaratıcılığın ve dengeli cinselliğin enerjik uyarımı.
Kök çakrası – ‘Güvene dayandım ve hayatımda kendimi güvende hissediyorum’. Kök çakranın enerjisel uyumu ve bu enerji merkezi ile ilişkili özellikler. Kişinin hayatında yeryüzünde kendini güvende hissetmesi için temel güvenin enerjik aktivasyonu.

KORUMA PROGRAMLARI
1- GENEL KORUMA
2- ELEKTRONİK DUYARLILIK
3- HÜCRE
4- ZİHİNSEL
5- JEOPATİ
6- GEZEGENLER
7- İNCELİKLİ
8- UYKU

Gezegenlerin olumsuz etkisinden kurtulmak için gezegen programı kullanılırken olumsuz enerjilerden korunmak için GENEL KORUMA programı tercih edilir. Çok yönlü ve etkili bir modüldür.
Koruma Programları – Nereden gelirse gelsin, zararlı çevresel etkilere karşı koruma sağlar.
Genel koruma – Enerjik koruma. Kapsamlı enerjik bir koruma alanı.
Elektro duyarlılık – Sözde “elektro duman” toleransının enerjik dengelenmesi. EMF’den enerjik destek ve telefonlardan, TV’lerden, bilgisayarlardan, elektronik cihazlardan ve radyasyondan kaynaklanan diğer potansiyel etkiler.
Hücre – Hücrenin biyoenerjetik olarak güçlendirilmesi.
Zihinsel – Net algısal kapasitenin enerjik teşviki. Uyumsuz etkilerden zihinsel yolları desteklemek ve daha net bir zihinsel süreci teşvik etmek.
Uyku – Uyku sırasında enerjik koruma.
Jeopati – Elektromanyetikler ve dünya faaliyetlerinden veya enerji değişimlerinden kaynaklanan girişimler gibi girişim alanlarına duyarlılığın enerjik olarak azaltılması. (Jeopatik stres, dünya enerjileri ve bunların insan refahı üzerindeki etkilerinin incelenmesidir).
İnce – Enerji alanlarını etkileyebilecek dış etkilere karşı enerjik koruma.
Gezegenler – Gezegenlerin etkilerini uyumlu hale getirmek.

MESLEK VE UYKU PROGRAMLARI
Uyku / İş – Sadece iyi uyuyan kişiler dinlenebilir, sağlıklı olabilir ve gün boyu iş yapabilirler. Uyku / İş frekansı moduna katılın!

Uyku
Uyku sistemi – Biyoenerjetik alanın derin uykunun delta durumuna geçişi optimize etmesine yardımcı olan frekanslar.
Yatak istirahati – Parasempatik sinir sistemini içeren parasempatik fonksiyonların (iyileşme, gevşeme) biyoenerjetik teşviki. Sempatik sinir sisteminin vücudu yoğun fiziksel aktivitelere hazırladığı yer (savaş veya kaçma ile ilgilidir). Parasempatik, tam tersini yapar. Kalbi yavaşlatmaya, enerjiyi korumaya, bağırsak aktivitesini artırmaya, vücudun yiyecekleri sindirmesine ve dinlenmesine yardımcı olur. İnternetten: Parasempatik sinir sistemi sessiz “dinlen ve sindir” koşullarında baskın olurken, sempatik sinir sistemi stresli durumlarda “savaş ya da kaç” yanıtını harekete geçirir. PNS’nin temel amacı, daha sonra kullanılacak enerjiyi korumak ve sindirim, idrara çıkma gibi vücut fonksiyonlarını düzenlemektir. [1]
Dengeli Uyku – Derin uyku fazının biyoenerjetik dengelenmesi, Rem olmayan Uykunun üçüncü aşaması, uykunun ilk bölümünde kalp atış hızı ve nefes alma hızlarının en düşük olduğu dönemde meydana gelir.
İnce akış – Vücuttaki iyonik hareket yoluyla biyoenerjetik aktivasyon. İyonlar, vücuttan elektrik sinyalleri gönderen yüklü parçacıklardır. Hücre dışı sıvıda bulunan iyonik yükler, vücudun uykuya geçme kabiliyetinin güçlü denetleyicileridir. Farklı nörotransmiterler, farklı işlevlerle ilişkilidir ve birçok bozukluk, belirli bir nörotransmiter sistemindeki dengesizlikleri içerir. Bu ince akış frekansları, yüklü parçacıkların vücuttaki hareketlerini destekler ve bu da nöronal iletişimi, nörotransmiteri ve sağlıklı uyku durumlarını destekleyen hormon salınımını düzenlemeye yardımcı olur.
İş Aktivasyonu – Oyununuzun en üstünde performans göstermeniz gerektiğinde, zihinsel netliğin biyoenerjetik frekans uyarımı.
Olumlu düşünceler – Daha olumlu bir tutuma yönelik enerjik yönelim.
Denge Sinirleri – Beta dalgalarının normal uyanık bilinç durumumuz olduğu beta durumunun biyoenerjetik teşviki. Zihin ve hafızaya, bilişsel görevlere ve dış dünyaya odaklandığımızda Beta durumundayız. Beta bize tetikte, özenli düşünme sürecini verir. Problem çözme, yargılama, karar verme ve zihinsel faaliyetlerle ilgilenir.
Yorgunluk – Bu frekanslar enerjik olarak zorlanma, stres ve nihayetinde yorgunluğa neden olan stres faktörlerinin azaltılmasını destekler.
Tükenme sistemi – Adrenal hormonların biyoenerjetik dengelenmesi. Bu frekanslar, kronik ve akut adrenal yorgunluk ve bitkinlikle ilişkili olarak vücudun endokrin sistemine yardımcı olabilir. Bu program sistemik sorunlar içindir.
Tükenme akut – yardımına kranial uyarılması yoluyla destekler stres direnci enerjik akut yorgunluk dengeleyin. Şakaklar üzerinde Yapışkan Elektrot kullanılması önerilir. Çok Düşük Frekansları Kullanın.
Aşırı Stres – Aşırı stres zamanlarında zihinsel ve fiziksel dengenin biyoenerjetik desteği.

FİTNESS PROGRAMLARI
Fitness – En iyi performansınızı ortaya çıkarmaya yardımcı olun veya sadece vücudunuzun sağlıklı ve formda kalma yeteneğine yardımcı olun: işte sizi destekleyecek programlar.
Ağırlık – Vücuttaki atık giderme sistemlerinin biyoenerjetik uyarımı.
Kas – Hücre geri kazanımı ve yenilenmesinin biyoenerjetik optimizasyonu. Bu frekanslar kas dokusunu onarmaya ve onarmaya yardımcı olur.
Dolaşım – Egzersiz ve metabolik tedarikin dolaşım taleplerine biyoenerjetik destek.
Performans – Vücudumuzdan geçen yaşam gücü enerji enerji akımının enerjik aktivasyonu, bize iyi olmamız gereken dolaşım, besin ve mineraller sağlar.
Güç – Güç için kas-iskelet sisteminin biyoenerjetik aktivasyonu.
Dayanıklılık – Kardiyovasküler sistemin biyoenerjetik optimizasyonu ve fiziksel aktivite sırasında dayanıklılık kapasitesi.
Rejenerasyon – Canlılığın biyoenerjetik uyarımı. Bu frekanslar, vücudun fiziksel efordan sonra yeniden inşa etme, onarma ve geri yükleme yeteneğini destekler.
Derin gevşeme – Gevşeme aşamasının biyoenerjetik optimizasyonu. Vücut dinlenirken derin gevşeme durumları için frekanslar, böylece sıfırlanabilir ve geri yüklenebilir.

DERİN GÖNGÜ PROGRAMLARI
Derin Döngü – Bu, burada anlatılanın çok ötesine geçen derin döngü programlarının kısa bir açıklamasıdır ve bu açıklamalar daha geniş program faydalarını sınırlamaz. Bu frekanslar, enerji düzeyinde geniş bir olasılık yelpazesi sunar.İstemcilerin uygulamalar sırasında döngüden geçtiği söyleniyor. Klasik uygulama döngülerinin yanı sıra günlük, haftalık ve aylık döngüler vardır. Fiziksel ve enerjik bedenler farklı şifa, salıverme ve salıverme döngülerinden geçer. Bu derin döngü programında, enerjik detoksifikasyon, anahtar organ sistemleri desteği ve enerjik kök neden ile çalışıyoruz. Bu nedenle, siz büyüdükçe, genişledikçe ve geliştikçe mevcut enerjisel varoluş durumunuzu dengelemek ve desteklemek için uygun programı seçmeniz için mevcut döngünüzde nerede oturabileceğinizi bulmak çok yardımcı olabilir.

Derin Döngü – Bu, burada anlatılanın çok ötesine geçen derin döngü programlarının kısa bir açıklamasıdır ve bu açıklamalar daha geniş program faydalarını sınırlamaz. Bu frekanslar, enerji düzeyinde geniş bir olasılık yelpazesi sunar.İstemcilerin uygulamalar sırasında döngüden geçtiği söyleniyor. Klasik uygulama döngülerinin yanı sıra günlük, haftalık ve aylık döngüler vardır. Fiziksel ve enerjik bedenler farklı şifa, salıverme ve salıverme döngülerinden geçer. Bu derin döngü programında, enerjik detoksifikasyon, anahtar organ sistemleri desteği ve enerjik kök neden ile çalışıyoruz. Bu nedenle, siz büyüdükçe, genişledikçe ve geliştikçe mevcut enerjisel varoluş durumunuzu dengelemek ve desteklemek için uygun programı seçmeniz için mevcut döngünüzde nerede oturabileceğinizi bulmak çok yardımcı olabilir.

İlk Uygulama – İlk uygulamada, bağlantı kurmak ve frekans uygulamasına dair bir fikir edinmek için böbrekler ve akciğerler enerjik olarak uyarılmalı, aşırı duyarlılık azaltılmalı ve denge artırılmalıdır.
İkinci Başvuru – İlk başvuru çok yoğun olmadığı sürece ikinci başvuruda. Böbrekler ve akciğerler enerjik olarak uyarılmalı, aşırı duyarlılık azaltılmalı ve denge artmaya devam edilmelidir.
Üçüncü Uygulama – Daha yoğun bir uygulamaya hazır olur olmaz; bu program böbreklerde, akciğerlerde ve kalpte hızlandırılmış enerjik detoksifikasyon içindir.
Yaşam nefesi – Zayıflık ve depresyonla ilgili duyguların yanı sıra, göğüs ve çevresindeki doku dahil akciğerler ve çevresindeki organlarla ilgili enerji sorunları vardır. Bu program akciğerler ve çevredeki tüm enerjik rahatsızlıklar içindir. Ayrıca zayıflık ve depresyonla ilişkili duygu ve hisleri de içerir. Üzüntü ve yaşam korkusu.
Tümünü temizle – Böbrekler, akciğerler, karaciğer, sindirim, lenfatik sistem ve dolaşım sistemi gibi çeşitli metabolik sistemlerin eksiksiz enerjik detoksifikasyonu. Bu program, enerjik yolları detoksifiye ettikten sonra güçlü bir takiptir. Bu programı bir dizi uygulamaya dahil etmeniz önerilir. Fiziksel veya biyoenerjetik sistemin herhangi bir seviyesinde serbest bıraktığımızda, genellikle detoksifikasyon ihtiyacına neden olabilir. Eski toksinleri enerjik bedenden ve zihinden çıkarmak güçlüdür ve bazen rahatsızlık, grip benzeri semptomlar ve yan etkiler taşır. Böbrekler, akciğerler, karaciğer, sindirim sistemi, lenf ve dolaşım sistemi gibi çeşitli sistemlerin tam enerjik detoksifikasyonu her zaman tavsiye edilir ve çoğu zaman takip desteğine ihtiyaç duyar. Nazik ve yavaş hareket edin ve bol su tüketmeyi unutmayın.
Tümünü sindir – Gıdaların parçalanması ve uygun şekilde sindirilmesi ve besin dağıtımı için işlenmesi için biyoenerjetik desteği teşvik eder. Fiziksel düzeyde sindirimle ve aynı zamanda enerjik düzeyde çalışır. Kavramları ve yeni inançları sindirebilmek sağlık ve büyüme için önemlidir. Bu program, ilerlemeyi engelleyebilecek sindirim sorunları için harikadır (örneğin, stres azaldıktan ve böbrekler iyi çalıştıktan sonra bile mide sorunları devam ederse). Bu program için yapışkan elektrotlar bilezik elektrotlarına alternatif olarak kullanılabilir. Ayak akupunktur noktası ST 42. Bağırsaklar, mide, pankreas, safra kesesi ön tarafına ayak bileği hizasına yerleştirilmelidir.
Köklere git – Zihinsel ve duygusal seviyelerde biyoenerjetik uyarım, fiziksel seviyeyi aşarak. Temel nedenin derinliklerine iniyoruz. Biyokimyasal ve fizyolojik süreçleri etkilemek için aşağıya doğru yayılan kalıcı uyumsuz kök nedenleri bulmamız daha yüksek boyutlardadır. Yalnızca semptomlar azaldığında ve iyileşme süreci başladığında kullanın. Tüm temel vücut fonksiyonları normal şekilde çalışmalıdır. Zihinsel düzeydeki enerjik nedenler, duygusal kalıplar ve bu düzeylerle ilişkili biyokimyasal süreçler şimdi ele alınacaktır. Bu program, bir dizi uygulamanın sonucu olarak uygundur.
Serbest akış – Dolaşım ve hücrelere oksijen sağlanması için biyoenerjetik destek. Düzensiz ve dengesiz bir kalp atışı bile bu protokol tarafından enerjik olarak desteklenebilir. Temel böbrek ve akciğer dengelemesinin yanı sıra genel enerji sertliği ve dolaşım tıkanıklıkları için kullanıma uygundur. Kalbi ve dolaşımı desteklemeye ek olarak, biyoenerjetik olarak kas gevşemesini destekleyebilir. Biyoenerjetik olarak vücuttaki enerjinin yanı sıra yüksek enerji alanlarında serbest akan enerjiyi destekler. Tüm seviyelerde engelsiz, düzgün dengeli enerji hareketini teşvik etmek.
Böbrek tamamı kadın ve Böbrek tamamı erkek – Kadınlar: Böbrekler, adrenal bezler, mesane, idrar yolları, yumurtalıklar, cinsel organlar ve bağlantılı biyoenerjetik kadın sorunları için enerjik stimülasyon. Erkekler: Böbrekler, böbrek üstü bezleri, mesane, idrar yolu, prostat, cinsel organlar ve erkekler için diğer bağlantılı biyoenerjetik problemler için enerjik stimülasyon.
Saf Sakin – Enerjik olarak iç huzura, duygusal ve ruhsal dengeye katkıda bulunur. Enerjik kas gevşemesi. Ek olarak, bu frekansların yaşamın fiziksel olmayan yönlerini desteklemesi amaçlanmıştır.
Yenileme – Tıbbi prosedürler uygulanırken yaralanmalardan kaynaklanan dengesiz enerjileri destekleyen biyoenerjetik alana enerjik destek. Ayrıca operasyonlar ve benzerleri için. Bu olaylardan sonra enerjik yenilenme, zihin-beden-ruh bağlantısını desteklemenin güzel bir yoludur. Bu frekanslar ayrıca enerjik olarak kemik büyümesini uyarır. Bu, iyileşmeye ihtiyacı olan sporcular için harika bir programdır. Kemikler, deri, tendonlar, damarlar, sinirler, kaslar, hücreler ve DNA için enerjik destek.
Ringa kanunu şunu belirtir:

“Tüm iyileşme, içeriden dışarı çıkarken, baştan aşağı hareket eder ve semptomların ortaya çıktığı ters sırada gerçekleşir.” Tersine çevirmek için geriye doğru çalışıyor. Böbrekleri veya böbrek enerjisini enerjik olarak desteklemek ve onların düzenleme yeteneklerini (elektrolitler, pH ve benzeri) veya “üst organdan” kaynaklanan ve kendini “ikincil organda” gösteren herhangi bir semptom için teşvik etmek gerektiğinde, mesane, üriner sistem, yumurtalıklar ve vajina ile ilgili enerjik problemler, kadınlarda veya prostatta adet görme ve erkeklerde iktidarsızlık Bu program erkekler ve kadınlar için böbrekleri ve cinsel organları enerjik bir şekilde desteklemek için tasarlanmıştır. Akupunktur noktası K5 ila K6 (ayağın iç tarafında bileğin altında) elektrot yerleştirme için uygundur. K5 – K6 (veya SP6) tibial sinire yakın.

REZONANS PROGRAMLARI
Aura analizi:
Kişinin aurasını ölçebileceğiniz modüldür. Çakraların ne kadar aktif olduğunu yüzdesel oran şeklinde görebilirsiniz. Kendinize veya danışanınıza tavsiye edebileceğiniz olumlamalar, şifalı taşlar gibi birçok tavsiye ekranda çıkar. Doğal bir yaşam koçu özelliği taşır. Bu kısım Türkçe’dir.
Rezonans Analizi:
Bu kısım daha çok doktor, fizyoterapist, eczacı, bioenerji uzmanı, yaşam koçu ve psikologlar için olduğu kadar kendisi ve ailesi için uygulama düşünenlere de hitap eder
Rezonans kısmında kişinin yaydığı frekansı istediğiniz ortamda basit bir ölçümle analiz edip kişinin organsal analiniz ve aura analizini yapabilirsiniz.
Ayrıca artık Healy ile “Aminoasit-Vitamin-Mineral” ölçümü de yapabilir ve eksik olanların frekanslarını kendinize ya da ölçüm yaptığınız kişiye gönderebilirsiniz.
Aura analizi ise yine hangi çakranın ne kadar aktif olduğunu gösterir.
Organsal Tarama:
Burada ise organların ölçümü yapılır. Kişinin taramasında enerji bazlı en çok dengesizlik gözüken organlar ilk beş sıralamasına göre çıkar. Örnek: Prostat, mide, kalp vb.. Bu sıralama haftalık veya anlık değişse de genel ortalama doğruluk payı %80’lerdedir.
Meridyen Taraması:
Meridyen düzeyinde sistemlerin taraması çıkar. Lenf sistemi, böbrek sistemi vb. Yine ilk 5 çıkar.
Rezonans Modülü ile aynı zamanda kişinin hangi programlara en çok ihtiyaç duyduğu da ölçülebilir.
Sadece insanların değil hayvanların da ölçümleri yapılabilir.
Birkaç dakikada birçok ölçüm cep telefonu ekranından görülebilir.
Rezonans modülünde tarama yaptıktan sonra isterseniz kişiye ya da kendinize 2 dakikadan beş saate kadar uzanan seçeneklerle düzenleyici frekans gönderebilirsiniz.
Rezonans kısmı çok derinlikli bir bölümdür.
Homeopati, Bach Çiçekleri, Shüssler Tuzları, Iching, Kristal taşlar, Avusturalya Çiçek Terapisi, Dijital Beslenme, AminoAsitler için ölçüm yapıp ihtiyaç belirlendikten sonra frekans gönderilebilir.
Bu modülde uzaktan analiz ve frekans göndermek de mümkündür.

Kaynak: Doktor Sitesi

Kategoriler
Sağlık

Engelli çocuk ve adölesanlarda görülen beslenme sorunlarının antropometrik ölçümler, diyet kalitesi ve beslenme durumları üzerine etkisinin incelenmesi

1.GİRİŞ

Beslenme; insanın büyümesi, gelişmesi, sağlığının korunması ve uzun süre yaşaması için gerekli olan besin öğelerinin vücuduna alınıp kullanılmasıdır. Bu besin ögelerinin vücuda alınıp kullanılmasında gastrointestinal sistem (GIS) rol oynamaktadır. Sindirim sistemi olarak da bilinen gastrointestinal sistem, katı ve sıvı besinlerin ağızdan alınmasından itibaren sindirim kanalında ilerlemesi sırasında su, vitamin ve mineraller ile protein, karbonhidrat ve yağların emilerek kan dolaşımına geçebileceği, vücudun kullanabileceği kadar küçük yapı taşlarına parçalandığı önemli sistemlerden biridir (1). Ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak ve anüs sindirim sistemini oluşturan organlardır. Herhangi bir soruna bağlı olarak besin öğeleri vücudun gereksinmesi düzeyinde alınamazsa yeterli enerji oluşamadığı ve vücut dokuları yapılmadığından yetersiz beslenme durumu oluşur. (2). Bu nedenle her yaş döneminde yeterli ve dengeli beslenmek önemli ve özen gösterilmesi gereken bir konudur. Engellilik doğuştan veya sonradan kaza, yaralanma, hastalık gibi sebeplerden ötürü çeşitli zihinsel ya da fiziksel işlevleri yerine getirememe durumudur. Engelliler, zihinsel engelli, işitme ve konuşma engelli, görme engelli, ortopedik engelli ve süreğen engelliler olmak üzere beş gruba ayrılmaktadır. (3) Yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı olarak gelişen malnutrisyon ve obezite sağlıklı çocukların %25-30’unda görülürken, engelli çocukların %30-80’inde görülmektedir. Sağlıklı çocuklarda geçici olan bu beslenme sorunları, engelli çocuklar için ise kalıcıdır (4). İştahsızlık, besin reddi, besin neofobisi, ağrılı yutma gibi sorunlarla daha sık karşılaşan engelli bireylerin besin alımları bu beslenme sorunlarına bağlı olarak olumsuz etkilenebilmektedir. Türkiye Özürlüler Araştırması (2002)’na göre Türkiye’de engelliler, toplam nüfusun %12,29’unu oluşturmakta olup 2010 yılında yürütülen Özürlülerin Sorun ve Beklentileri Araştırması’nda ise engellilerin %21,1’inin 15 yaşından küçük çocuklar olduğu ortaya koyulmuştur (5).

Eğitilebilir zihinsel engelli çocuklarla yapılan bir çalışmada çocukların %43,8’inde beslenme ile ilgili sorun olduğu, %28,1’inin öğün atladığı belirlenmiştir. Beden kitle indeksine (BKI) göre çocukların %50,0’ı normal, %28,1’i zayıf, %21,9’u aşırı kilolu/obez bulunmuştur (6). Görme engelli çocuklarda beslenme durumu, fiziksel aktivite ve diyet kalitesinin değerlendirildiği bir çalışmada; görme engelli erkek çocuklarda sırasıyla günlük kalsiyum (%49,6), posa (%56,8) ve nisain (%73,7) alımlarının, kız çocuklarda ise sırasıyla günlük posa (%54,0), kalsiyum (%57,6) ve enerji (%72,0) alımlarının referans alım düzeylerini karşılama oranlarının düşük olduğu saptanmıştır. Erkek ve kız çocukların günlük diyetle besin ögesi alım düzeylerinin ise Türkiye’ye özgü önerileri karşılama oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farkın bulunmadığı saptanmıştır (7). Hariprasad ve ark. 41 SP’li çocukta yaptığı araştırmada fiziksel engelin beslenme durumuna etkisini incelemişler ve bu çocuklarda yetersiz beslenmenin sıklıkla görüldüğünü saptamışlardır. Engellilik düzeyi artınca yetersiz beslenme durumunun da artacağını bildirmişlerdir (8). Otizm spektrum bozukluğu olan çocukların beslenme durumlarının incelendiği bir çalışmada çocukların %36,11’inde konstipasyon, %50’sinde iştahsızlık, %13,88’inde çiğneme problemi ve %13,88’inde gıda alerjisi olduğu saptanmıştır (9).

Literatür taraması sonucunda engelli çocuk ve adölesanlarda çeşitli GIS sorunları yaşandığı ve bu sorunlara bağlı olarak beslenme durumlarının etkilendiği görülmüştür. Ancak çoğunlukla otizm spektrum bozukluğu, serebral palsi gibi spesifik engel durumları üzerine araştırmalar yapılmış; örneklemini 5-18 yaş arası hem fiziksel hem de zihinsel engeli olan bireylerin oluşturduğu araştırmaya rastlanmamıştır. Bu çalışma ile fiziksel ve zihinsel engele sahip bireylerde görülen beslenme sorunları ve bu sorunların kişilerin antropometrik ölçümlerini ve beslenme durumlarını ne yönde etkilediğini incelemek amaçlanmaktadır.

2. MATERYAL VE METOD

2.1. Araştırmanın Genel Planı

Bu araştırma Türkiye genelinde rehabilitasyon merkezine giden/gitmeyen 5-18 yaş arasında farklı düzeylerde ve çeşitlerde fiziksel veya zihinsel engele sahip çocuk ve adölesanların araştırmaya katılmaya istekli ebeveynleri ile yürütülmüştür. Araştırmaya 1967 kişi katılmış olup araştırma öncesinde rehabilitasyon merkezlerinden gerekli izinler ve İstanbul Medipol Üniversitesi girişimsel olmayan etik kurul izni alınmıştır. Çalışmada Helsinki deklarasyonu prensiplerine bağlı kalınmıştır. Araştırmaya katılan tüm çocuklara ve ailelerine araştırmacı diyetisyen tarafından araştırmanın içeriği ve amacı ile ilgili genel bir bilgi verilmiş ve gönüllülük esas alınmıştır. Hazırlanan anket formu çocuğun bakımından sorumlu kişi ile görüşülerek tamamlanmış, yine aynı kişilerden 24 saatlik geriye dönük hatırlatma yöntemi ile çocukların besin tüketim kayıtları alınmıştır.

2.2. Antropometrik Ölçümler

Araştırmaya katılan tüm çocuk ve adölesanların boy-kilo ölçümleri ailelerin verdikleri bilgiler doğrultusunda alınarak beden kütle indeksleri (BKI) hesaplanmıştır. Çocukların beden kütle indeksleri [Vücut ağırlığı (kg)/boy uzunluğu (m)2] denklemi baz alınarak hesaplanmıştır. WHO AnthroPlus kullanılarak boy, kilo ve BKI değerlerinin Z skorları belirlenmiş ve sınıflandırılmıştır. WhoAnthroplus’ta NA ile gösterilen veriler değerlendirmeye alınmamıştır. Yaşa göre boy uzunluğu Z skoru sınıflandırılmasında; <- 3 SD çok kısa (aşırı bodur), <-2 SD kısa (bodur), -1 SD – 2 SD (normal),> 3 SD (uzun). Yaşa göre BKI Z skoru sınıflandırılmasında; <- 3 SD (çok zayıf), <-2 SD (zayıf), <-1 SD- 0 (normal), >1 SD (kilo riski), >2 SD (kilolu), >3 SD (şişman) aralıklarına göre bireylerin z skoru değerlendirmeleri yapılmıştır (10).

2.2. Besin Tüketim Kaydının Alınması ve Beslenme Durumunun Saptanması

Günlük diyet ile alınan enerji ve besin öğeleri miktarlarının saptanması amacı ile araştırmaya katılan çocukların ebeveynlerinden geriye dönük 24 saatlik hatırlatma yöntemi ile besin tüketim kaydı alınmıştır. Besin tüketim kaydı alınırken miktarların doğru saptanmasında ailelere yardımcı olmak amacıyla ‘Yemek ve Besin Fotoğraf Kataloğu-Ölçü ve Miktarlar’ kitabında yer alan görseller ve ölçü miktarlarından faydalanılmıştır (11). Alınan kayıttan elde edilen veriler Beslenme Bilgi Sistemi Paket Programı (BeBis 8.1) kullanılarak analiz edilmiş; enerji ile makro ve mikro besin ögeleri alım miktarları hesaplanmıştır. Değerlendirme yapılırken Türkiye Beslenme Rehberi 2019 (TÜBER-2019) baz alınmıştır (12).

2.4. Diyet Kalitesi (KIDMED)

Araştırmaya katılan ailelere çocukların beslenme alışkanlıklarına yönelik Akdeniz Diyeti Kalite İndeksi” (Mediterranean Diet Quality Index-KIDMED) uygulanmıştır. Bu indeks 0-12 arasında puanlanan ve Akdeniz Tipi besin tüketimi modelinin ilkelerini baz alan 16 maddelik kısa ifadelerden oluşmaktadır. Kişilerden “evet/hayır” olarak cevap vermesi istenmiştir. KIDMED indeksinin içerdiği sorulardan 12’si olumlu, 4’ü olumsuz (6,12,14,16. sorular) sorular olup, olumlu sorulara evet cevabı verenler “+1”, olumsuz sorulara evet cevabı verenler ise “-1” puan almakta ve bu puanların toplanması ile değerlendirilmesi sonucunda 0-12 arasında değişen puanlar elde edilmektedir (13). Elde edilen toplam puana göre diyet kalitesi 3 grup altında; 8 Optimal Akdeniz tipi diyet (yüksek düzey), 4-7: Akdeniz tipi diyet ile uyumlu olabilmesi için diyet kalitesi iyileştirilmeli (orta düzey), ≤ 3: Diyet kalitesi çok düşük (düşük düzey) olarak değerlendirilmektedir.

2.5. İstatiksel Değerlendirme:

Elde edilen verilerin istatistiksel analizi SPSS 26.0 istatistik paketi kullanılarak yapılmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin analizinde, tümevarımsal analiz sonucu elde edilen tanımlayıcı analiz kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesi; ortalama-standart sapma, frekans-yüzde tablosu şeklinde ve sütun grafikleriyle verilmiştir.

3.BULGULAR

Çocuk ve Adölesanların Genel Bilgilerine İlişkin Bulgular

Çocukların yaş, cinsiyet ve engel durumuna ilişkin bilgiler Tablo 1’de gösterilmiştir. Araştırmaya 924 kız 1043 erkek engelli birey ebeveyni katılmıştır. Fiziksel engele sahip 720 birey, zihinsel engele sahip 1247 birey araştırma örneklemini oluşturmaktadır (Tablo 1.). Çocuk ve adölesanların %96’sı bir eğitim merkezine gitmekte olup %43,8 ‘i 5 yılı aşkın süredir eğitim almaktadır. Bireylerin %10,4’ünün (n: 204) özel durumda olan bir kardeşi vardır. %64,8’ü (n:1258) orta gelirli aileden gelmektedir.

Tablo 1. Yaş grupları ve cinsiyete göre engel durumlarının dağılımı (n: 1967)

5-7 yaş

Kız Erkek

8-10 yaş

Kız Erkek

11-14 yaş

Kız Erkek

15-18 yaş

Kız Erkek

Total

Kız Erkek

Fiziksel Engel

133 141

75 95

81 70

64 61

353 367

Zihinsel Engel

158 237

141 177

179 163

93 110

571 676

924 1043

Okul öncesi, okul çağı ve adölesan bireylerin kilo, boy ve BKI değerleri birlikte değerlendirildiğinde; BKI ortalaması 19,5837 (± 5,1) olarak bulundu. Bireylerin cinsiyete göre boy Z skorları analiz edildiğinde %7’si (n:147) < -3SD, %9,7’si (n:192) -3SD ve -2 SD arasında, %47,4’ü (n:934) -2SD ve 0 arasında, %29’u (n:571) 0 ve +2 SD arasında, %3,7’si (n:74) +2 SD ve +3 SD arasında, %2,4’ü (n: 49)>+3SD bulundu.

Ulaş Utku Bozdoğan: clip image001 Şekil 1. Cinsiyete göre boy z skor sınıflandırması dağılımı (Kişi sayısı-Sınıflama)

Ulaş Utku Bozdoğan: clip image002 Cinsiyete göre BKI Z skorları sınıflaması incelendiğinde; bireylerin %3,2’si (n: 63) < -3 SD, %4’ü (n:79) -3 SD ve -2 SD arasında, %25,6’sı (n: 505) -2 SD ve 0 arasında, %46,7 (n: 920) 0 ve+2 SD arasında %13,6’sı (n: 268) +2SD ve +3 SD arasında, %6,7’si (n: 132)>+3 SD sınıfında yer aldığı saptandı.

Şekil 2. Cinsiyete göre BKI z skoru sınıflandırması dağılımı (Kişi sayısı-Sınıflama)

Çocuk ve Adölesanların Beslenme Alışkanlıklarına İlişkin Bulgular

Araştırmaya katılan ebeveynlerin çocuklarının toplam öğün sayılarına ilişkin verdiği bilgilere göre; engelli bireylerin %24’ü üç veya daha az %76,1’ i üç öğünden daha fazla öğün tükettiği; %37,4’ünün 2 ara öğün yaparken, %14,4’ünün hiç ara öğün yapmadığı saptandı. (Tablo 2.)

Tablo 2. Bireylerin ana öğün ve ara öğün sayılarının dağılımı

Günlük ana öğün sayısı

n

%

1 öğün

21

1,1

2 öğün

519

26,4

3 öğün

1420

72,2

Daha fazla

7

4

Günlük ara öğün sayısı

Hiç

278

14,1

1 öğün

583

29,6

2 öğün

735

37,4

3 öğün

340

17,3

Daha fazla

31

1,6

Toplam öğün sayısı

1 öğün

2

0,1

2 öğün

46

2,3

3 öğün

425

21,6

4 öğün

617

31,4

Daha fazla

877

44,7

Ebeveynlere çeşitli beslenme sorunlarının (yutma güçlüğü, iştahsızlık, besin reddi, besin neofobisi vb.) varlığının çocuklarında olup olmadığı soruldu ve engelli bireylerin %69,7’sinin (n: 1372) bir beslenme sorunuyla karşılaştığı saptandı. En çok görülen beslenme sorunu besin takıntısı/besin seçiciliğidir. (Tablo 3.). Erkeklerin kızlara oranla daha fazla beslenme sorunu yaşadığı görüldü. Zihinsel engelli bireylerin belirtilen tüm beslenme sorunlarını fiziksel engelli bireylere göre daha sık yaşadığı saptandı.

Tablo 3. Beslenme sorunlarının görülme sıklığı

n

%

Beslenme sorunları

Yeme esnasında boğulma

114

5,8

İştahsızlık

451

22,9

Besin reddi

439

22,3

Hızlı yeme alışkanlığı

385

19,6

Aşırı yeme alışkanlığı

291

14,8

Besin neofobisi

303

15,4

Yemeği çıkarma

233

11,8

Besin takıntısı/ besin seçiciliği

624

31,7

Ağrılı yutma

65

3,3

Ağlama krizleri/ öfke nöbeti

147

7,5

Besin çiğnemede zorluk

206

10,5

Bireylerin almış olduğu besin ögelerinin ortalama miktarları incelendiğinde 4-6 yaş grubundaki bireylerin ortalama enerji alımlarının 1121,90 kkal olduğu saptandı. Toplam enerjinin %38,24’ünün karbonhidratlardan, %24’ünün proteinlerden, %38’inin yağlardan geldiği belirlendi. 7-10 yaş grubundaki kız ve erkek bireylerin ortalama enerjileri 1264,29± 462,31 kkal olarak belirlendi. Enerjilerinin %45,50’si karbonhidratlardan, %16,55’i proteinlerden, %37,95’i yağlardan gelmektedir. 11-14 yaş grubundaki bireylerin ortalama enerjileri 1433,85 ± 504,72 kkal olarak bulundu. Alınan enerjinin %45,38’i karbonhidratlardan, %16,35’i proteinlerden, %38,24’ü yağlardan geldiği saptandı. 15-18 yaş grubundaki adölesan bireyler ise ortalama 1452,24±521,79 kkal olarak bulundu. Karbonhidrat, protein ve yağdan gelen enerji yüzdeleri sırasıyla %44,15, %16,67 ve %39,10’dur. Tüketilen su miktarı ortalama 500-1626,41 ml arasında değişmekte olduğu belirlendi. (Tablo 4.).

Tablo 4. Beslenme Sorunu Yaşayan Bireylerin Günlük Enerji Besin Öğeleri Alımı ve su tüketimi ortalama miktarları

Enerji ve Besin Ögeleri

4-6 yaş

7-10 yaş

11-14 yaş

15-18 yaş

Enerji (kkal)

1121,90

1264,29 ± 462,31

1433,85 ± 504,72

1452,24 ± 521,79

CHO (%)

38,24

45,50 ± 10,01

45,38 ±10,53

44,15 ± 10,14

Protein (%)

24

16,55 ± 4,33

16,35 ± 4,21

16,67 ± 4,12

Yağ (%)

38

37,95 ± 8,62

38,24 ± 9,36

39,10 ± 8,89

Lif miktar (g)

8,60

12,43±7,33

15,03 ± 8,42

15,65 ± 8,22

A vitamini (mcg)

549,60

758,19 ± 671,52

846,04 ± 574,09

934,62 ± 824,46

B1 vitamini (mg)

0,5

0,74

0,87 ± 1,20

0,89± 1,45

B2 vitamini (mg)

1,30

1,20

1,23

1,22

B6 vitamini (mg)

0,70

1,90 ± 11,47

2,14±13,70

2,18 ±15,18

B12 vitamini (mcg)

5

5,44 ± 20,79

4,45 ± 12,73

4,34 ± 3,22

Folat (mcg)

172,10

190,41 ± 89,69

224,92 ± 9,81

243,81 ± 120,72

C vitamini (mg)

16,00

66,03 ± 47,82

74,95 ± 48,16

78,91 ± 51,78

Demir (mg)

4,50

7,38 ± 6,61

7,88 ± 3,57

8,63 ± 4,76

Çinko (mg)

10,60

8,07 ± 15,31

8,50 ± 4,42

9,58 ± 7,36

Kalsiyum (mg)

1299,30

647,61 ± 339,45

703,76 ± 351,11

712,09 ± 381,17

Fosfor (mg)

1241,60

849,15 ± 338,89

979,20 ± 479,06

964,63 ± 344,76

Magnezyum (mg)

159,70

191,14 ± 121,76

212,17 ± 85,64

220,83 ± 85,41

Kolesterol (mg)

294,7

272,14 ±165,94

305,54 ±186,01

297,72 ± 196,48

Tüketilen su miktarı (ml)

500

1302,13

1458,10

1626,41

Tablo 4.1. Bireylerin yaş gruplarına göre günlük alması gereken ortalama enerji ve besin ögeleri miktarları (TÜBER-2019)

Enerji ve Besin Ögeleri

4-6 yaş

7-10 yaş

11-14 yaş

15-18 yaş

Enerji (kkal)

1650

1200-1800

1800-2400

2000-2800

CHO (%)

45-60

45-60

45-60

45-60

Protein (%)

10-30

5-20

8-20

9-20

Yağ (%)

25-35

20-35

20-35

20-35

Lif miktar (g)

9-11

15-17,5

19-21

21-25

A vitamini (mcg)

400

300-400

600

650-750

B1 vitamini (mg)

0,6

0,6-0,9

0,9-1,2

1,0-1,2

B2 vitamini (mg)

0,5

0,6-0,9

0,9-1,3

1,0-1,3

B6 vitamini (mg)

0,6

0,6-1,0

1,0-1,3

1,0-1,2

B12 vitamini (mcg)

1,2

1,5-2,5

3,5

4,0

Folat (mcg)

140-200

270

330

C vitamini (mg)

60

30-45

70

90-100

Demir (mg)

10

7-11

11-13

11-13

Çinko (mg)

5

5,5-7,4

10,7

11,9-14,2

Kalsiyum (mg)

800

800

1150

1150

Fosfor (mg)

500

440

640

640

Magnezyum (mg)

130

230-225

250-300

250-300

Kolesterol (mg)

<300

<300

<300

<300

Tüketilen su miktarı (ml)

1650

1600-2000

1900-2500

2000-2500

Beslenme sorunların en az bir veya birkaçını yaşayan ve yaşamayan bireylerin KIDMED skorları kategorize edildiğinde her iki grupta da 4-7 puan kategorisindeki kişi sayısının daha fazla olduğu görüldü. (Tablo 5.).

Tablo 5. Bireylerin cinsiyetine ve beslenme sorunu yaşama durumlarına göre KIDMED skorlarının dağılımı

Beslenme sorunu var Beslenme sorunu yok

KIDMED ≤ 3 4-7 ≥ 8 ≤ 3 4-7 ≥ 8

Kız 117 343 169 35 154 106

Erkek 173 367 203 48 143 109

Total 290 710 372 83 669 215

Beslenme sorununa sahip çocuk ve adölesanların antropometrik ölçümleri incelendiğinde bireylerin %47,9‘unun (n:658) boy Z skoru sınıflandırmasında -2 SD ve 0 sınıfında yer aldığı görüldü. BKI Z skoru sınıflandırmasına bakıldığında ise %43,1’inin (n:592) 0 ve +2 SD sınıfında yer aldığı saptandı (Tablo 6.).

Tablo 6. BKI-Boy Z skoru sınıflandırmasına göre beslenme sorunu yaşayan kişi sayılarının dağılımı

Sınıflama

Boy z skor

BKI z skor

< -3 SD

103

54

-3 SD ve -2 SD arası

147

57

-2 SD ve 0 arası

658

369

0 ve +2 SD arası

375

592

+2 SD ve +3 SD arası

53

190

> + 3 SD

36

110

4.TARTIŞMA

Zihinsel veya fiziksel engelli çocuk ve adölesanların yarıya yakınının beslenme ile ilgili çeşitli sorunlar yaşadığı tespit edilmiştir. Literatür incelemesi yapıldığında fiziksel veya zihinsel engele sahip çocukların beslenme durumlarıyla ilgili çalışmalar az olmakla birlikte; çoğunlukla yaşadıkları sorunların beslenme merkezli sorunlar olduğu görülmektedir (14). OSB’li çocuklarda yemek çeşitliliğinde kısıtlılık olduğu (%47,22, n:17), oral duyusal işlemlemede sıklıkla zorluk yaşadıkları (%63,88, n:23) ve beslenme saatlerinin belli olmadığı (%47,22, n:17) saptandı. İlkokul seviyesindeki engelli çocukların aileleriyle yapılan bir çalışmada; çocukların %38,5 ‘inin yemek seçtiğini, %42,1’in iştahsızlık yaşadığını, %50’sinin sık kabızlık yaşadığını ve %29’unun reflü sorunu yaşadığı aileler tarafından bildirilmiştir (15). Serebral Palsi’li çocukların beslenme durumlarının incelendiği bir çalışmada oral motor disfonksiyonuna sahip olanların (%38,1), olmayanlara kıyasla (%7,1) daha düşük kilolu olduğu bulunmuştur (16). Zihinsel engelli çocuklarla yapılan bir çalışmada; çocukların %73,8’inin enerji alımının yeterli olmadığı saptanmıştır ancak BKI ile enerji alımı arasında bir ilişki bulunamamıştır (17). Otizm spektrum bozukluğuna sahip çocukların yüksek enerji ve yağ içeriğine sahip besinleri çoğunlukla tükettiği, diyet kalitelerinin düşük olduğu ve meyve-sebze tüketiminin az olduğu saptanmıştır (18). Nörodisabilitesi olan çocukların sağlıklı çocuklara oranla yağsız vücut kütlesinin daha düşük çıktığı saptanmıştır (19). Hafif zihinsel geriliği olan yaşları 7-20 arasında değişen 50 öğrenci ile yapılan bir çalışmada küçük yaşlarda düşük tartı sıklığının fazla görüldüğü; adölesanlarda ise obeziteye eğilimin arttığı görülmüştür (20). Zihinsel engelli çocuklarda beslenme ile ilgili öğün atlama, belli gıdalara özellikle şekerli gıdalara aşırı yönelim, aşırı şekerli/asitli içecek tüketimi gibi alışkanlıklar yapılan çalışmalar sonucunda saptanmıştır (21,22). Ayrıca zihinsel engelli çocuklarda öğün atlamanın yaygın olduğu, günlük alınan kalori miktarının da fazla olduğu belirlenmiştir (23). Bu çalışmada da literatürle uyumlu bir biçimde besin seçiciliğinin fazla olmasına bağlı olarak besin tüketim kayıtlarındaki yemek çeşitliliğinin az olduğu; yaş grupları bazında 4-6 yaş, 11-14 yaş ve 15-18 yaş grubundaki bireylerin enerji alımının az, 4-6 yaş 15-18 yaş grubunda karbonhidrattan sağlanan enerjinin az; 7-10 yaş,11-14 yaş grubunda ise karbonhidrat alımının sınırda olduğu bulunmuştur. 5-18 yaş arası tüm bireylerde enerjinin yağdan gelen yüzdesinin önerilenden fazla, tüketilen lif miktarının az olduğu saptanmıştır. Diyetle alınan kolesterol miktarı önerilen miktarlardan fazladır. Büyüme ve gelişme için önemli bir mineral olan kalsiyumun alımları 4-6 yaş grubunda yeterliyken diğer yaş gruplarında düşüktür. Yarıdan fazlasının (%69,7) beslenme sorunu yaşadığı tespit edilmiştir. Bu durumunbesin alımlarında azalmayla ilişkili olabileceği düşünülmektedir. Bireylerin çoğunlukla 3 ana 2 ara öğün olmak üzere 5 öğün tükettiği saptanmıştır. Tüketilen su miktarı alınması gereken miktardan düşüktür. Bireylerin çoğunlukla yağ oranı yüksek beslendiği görülmüştür. Antropometrik ölçümler değerlendirildiğinde genel olarak BKI ve boy açısından normal değerler arasında olunduğu saptanmıştır. Her iki grupta da çocuk ve adölesanların büyük çoğunluğunun -2SD ve +2 SD değerleri arasında bulunduğu normal büyüme ve gelişme seyri içinde oldukları belirlenmiştir. Diyet kalitelerinin skorları karşılaştırıldığında yaşanan beslenme sorunları ile KIDMED skorları arasında bir ilişki bulunamamıştır. Hem beslenme sorunu yaşayan hem de yaşamayan bireylerin büyük çoğunluğu 4-7 puan arasında olup orta düzey diyet kalitesine sahip olduğu görülmüştür.

5. SONUÇ ve ÖNERİLER

Bu çalışma sonucunda engelli bireylerden her beş kişiden üçünde en az bir beslenme sorunu yaşandığı; beslenme örüntülerinde besin çeşitliliğinin az, kolesterolden ve yağdan zengin bir diyetle beslendikleri görülmüştür. Bununla birlikte enerji ortalaması baz alındığında yetersiz enerji aldıkları görülmüştür. Kişiler arasında çok düşük enerjili ve çok yüksek enerjili diyetle beslenen kişiler mevcuttur. Büyük çoğunluğu BKI-boy Z skorlamasında normal aralıklarda bulunsa da özellikle ilgilenilmesi gereken bir grup olduğu için kişiye özgü hareket edilmesi, büyüme-gelişmesi yetersiz olarak saptanan kişilerin düzenli takip edilmesi gerekmektedir. Gerektiğinde diyetisyen/doktor kontrolünde beslenme desteği verilmelidir. Ebeveynlerin eğitim durumu göz önünde bulundurulduğunda bu konu hakkında daha çok bilinçlendirilmeli, ailelere düzenli eğitim verilmelidir. Bakıma ihtiyaç duran ve öz bakım açısından sağlıklı bireylere göre yetersiz olan bu grup için ileride sahip olabileceği çeşitli kronik hastalık riskine karşın dengeli ve düzenli beslenmesi özellikle önem taşımaktadır. Çocuk ve adölesan grubunun gelecek nesli oluşturacak bireyler olması sebebiyle; bu grupta erken aşamalarda önlem alınması toplum sağlığına katkıda bulunacaktır.

KAYNAKÇA

  1. Akbulut G., Çiftçi H., Yıldız E. Sindirim Sistemi Hastalıkları ve Beslenme Tedavisi Hacettepe Üniversitesi- Beslenme ve Diyetetik Bölümü HSGM
  2. Ünsal, A. (2019). Beslenmenin Önemi ve Temel Besin Öğeleri. Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2 (3) , 1-10 .
  3. Arslan, Y., Şahin, H. M., Gülnar, U. & Şahbudak, M. (2014). Görme Engellilerin Toplumsal Hayatta Yaşadıkları Zorluklar (Batman Merkez Örneği). Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi, 4 (2), 1-14.
  4. Garipağaoğlu M. Engelli çocuklarda beslenme, II. Ulusal Sosyal Pediatri Kongresi; 7-11 Kasım, 2012; İstanbul.
  5. Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsü Başkanlığı. Türkiye Özürlüler Araştırması, Ankara, 2002 https://kutuphane.tuik.gov.tr/pdf/0014899.pdf (Erişim: 19.12.2021)
  6. Özbaş, S., Uskun, E., Küçüksoku, B., Hocaoğlu, Ü., Akalın, S., Özbaş, H. Eğitilebilir Zihinsel Engelli Çocukların Besin Tüketim Kayıtlarına Göre Beslenme Durumları. Akademik Gıda 16(2) (2018) 192-196, DOI: 10.24323/akademik-gida.449854
  7. Ilgaz, F., Aksan, A., & Özcebe, H. (2016). Assesment Of Nutritional Status, Physical Activity And Diet Quality Of Vısually Disabled Children. Food and Health, 2(2), 90-103.
  8. Hariprasad PG, Elizabeth KE, Valamparampil MJ, et al. Multiple nutritional deficiencies in cerebral palsy compounding physical and functional impairments. Indian J, Palliat Care. 2017;23(4):387-92
  9. Kars, S., Abaoğlu, H., Huri, M. Otizm Spektrum Bozukluğu Olan Çocuklarda Beslenme Aktivitesinin İncelenmesi. H.Ü. Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi Cilt: 6, Sayı: 3, 2019.
  10. World Health Organization “Child Growth Standarts”, Erişim: 21 Aralık 2021, https://www.who.int/tools/child-growth-standards
  11. Şahingöz SA., Özgen L., Yalçın E. Akdeniz Diyet Kalitesi Ölçeğinin Geçerlik ve Güvenilirlik Çalışması. Prodeedings Book of 5th International Eurisian Congress on Natural Nutrition, Healthy Life & Sport, 02-06 October 2019. Ankara- Turkey
  12. “Türkiye Beslenme Rehberi TÜBER 2015”, “T.C. Sağlık Bakanlığı Yayın No: 1031,

Ankara 2019.”

  1. Erol E, Ersoy G, Pulur A, Özdemir G, Bektaş Y. Evaluation of the Mediterranean Diet Quality Index (KIDMED) in adolescents in Turkey. Journal of Human Sciences 2010;7(1):647-664.
  2. Nogay, N.H. (2013). Nutritional status in mentally disabled children and adolescents: A study from Western Turkey. Pakistan Journal of Medical Sciences, 29(2), 614-618
  3. Kabasakal, E., Özcebe, H., & Arslan, U. E. (2020). Eating disorders and needs of disabled children at primary school. Child: care, health and development, 46(5), 637–643.
  4. Melunovic, M., Hadzagic-Catibusic, F., Bilalovic, V., Rahmanovic, S., & Dizdar, (2017). Anthropometric Parameters of Nutritional Status in Children with Cerebral Palsy. Materia socio-medica, 29(1), 68–72.
  5. Pelizzo, G., Calcaterra, V., Carlini, V., Fusillo, M., Manuelli, M., Klersy, C., Pasqua, N., Luka, E., Albertini, R., De Amici, M., & Cena, H. (2017). Nutritional status and metabolic profile in neurologically impaired pediatric surgical patients. Journal of pediatric endocrinology & metabolism : JPEM, 30(3), 289–300.
  6. Plaza-Diaz, J., Flores-Rojas, K., Torre-Aguilar, M. J., Gomez-Fernández, A. R., Martín-Borreguero, P., Perez-Navero, J. L., Gil, A., & Gil-Campos, M. (2021). Dietary Patterns, Eating Behavior, and Nutrient Intakes of Spanish Preschool Children with Autism Spectrum Disorders. Nutrients, 13(10), 3551.
  7. Batra, A., & Beattie, R. M. (2020). Recognising malnutrition in children with neurodisability. Clinical nutrition (Edinburgh, Scotland), 39(2), 327–330.
  8. Özer I, Öner D, Sevim H, Karaağaç AT, Mollaoğlu B, Abbasoğlu K, Kavurmacı D. Hafif zihinsel geriliği olan çocuklarda genel sağlık durumu değerlendirmesi. ADÜ Tıp Fakültesi Dergisi 2003;4(1):9-12.
  9. Marshall, D., McConkey, R., Moore, G. (2003). Obesity in people with intellectual disabilities: the impact of nurse-led health screenings and health promotion activities. The Journal of Advanced Nursing, 41(2), 147-53.
  10. Girli, A., Öztürk Özgönenel, S., Yıldırım Sarı, H., Ardahan, E. (2016). Otizmi olan çocukların beslenme durumunun değerlendirilmesi. Çocuk ve Medeniyet, 1, 87-99.
  11. Ersoy, P., Uskun, E. (2012). Zihinsel Engelli Çocukların Beslenme Sorunlarının Belirlenmesi. 15. Ulusal Halk Sağlığı Kongresi, Bursa, Türkiye, Kongre Kitabı: 1195-1197.

Kaynak: Doktor Sitesi

Kategoriler
Sağlık

Frekansımız ne zaman düşüşe geçer?

Sağlıklı insanın yayınladığı frekans ortalama 62- 78 Hz civarındadır. Hücresel boyutlarda ise 62- 72 MHz (106 Hz) civarında olan frekans aralığı, soğuk algınlığı, grip gibi durumlarda 58 MHz’e kadar düşmektedir. Kanser gibi hastalıklarda ise bu frekans aralığı 42 MHz gibi daha düşük seviyelere inmektedir.
Virüsler, bakteriler ve mantarlar vücudumuza girdiğinde ya da alerjiniz varsa normal frekans hızımız bozulur.
✓ Olumlu düşüncede; 10 mhz yükselir
* Çok yemek, çok uyku, hareketsiz bir yaşam sürmek enerjiyi düşürür.
* Gereksiz olan her şey enerjiyi tüketir. Gereksiz eşyalar, gereksiz kalabalıklar, gereksiz sözler enerji israfıdır. Hayatın her alanında sadeleşmek enerjinin daha verimli kullanılmasını sağlar.
* Radyasyon, kimyasallar, katkı maddeleri, genetiği bozulan gıdaların yanı sıra duygu ve düşünceler de bedenin frekansını bozabiliyor.
* Araştırmalarda olumsuz düşüncelerin insan frekansını 12 MHz kadar düşürdüğü, olumlu düşüncelerin ise, frekansımızı 10 MHz kadar yükselttiği tespit edilmiştir.

Sağlıklı bir insan vücudunun 62-68 MHz’lik bir frekans aralığı olup, hastalık ve rahatsızlıklar bu oran 58 MHz’e düşmektedir.
* Birini ya da bir olayı sürekli düşünmek enerjiyi ona aktarmanıza neden olur. Örneğin, 100 birim enerjiniz olduğunu varsayalım. Eğer bu enerjinin önemli bir bölümünü belki 10 belki 50 birimini o kişiye veya bir olaya aktarıyorsanız sizin enerjinizin de düştüğünü fark edersiniz. Başka bir örnek vermek gerekirse, kilo vermede motivasyon düşüklüğü yaşıyorsanız, stresli bir hayatınız varsa, sınav kaygısı yaşıyorsanız, uykusuzluk çekiyorsanız, alerjik bir bünyeye sahipseniz vb… İşte bu enerjinizi yükseltmek için biorezonans uygulaması tam da size göre bir uygulama.

Kaynak: Doktor Sitesi