Kategoriler
Sağlık

Gece yemek krizini önlemenin yolu: başucunuzda su bulundurun

Kişi akşam yemeğinden sonra atıştırma ihtiyacı duyuyorsa, nedeni o günlük enerji ihtiyacını yeterli almaması olabilir. İkinci olarak, günlük besin tüketiminin içeriğinin karbonhidrat ağırlıklı olmasıdır ki, bu durumda insülin yanıtı değişeceği için vücut hücrelerini doyuramaz ve yemek yemeye yönlenir. Akşam atıştırmalarının diğer bir nedeni ise, insanın kendini iyi hissetme, kendini ödüllendirme isteğidir. Hepimiz biliyoruz ki, modern çağ ile beraber yiyecek endüstrisinin gelişimi yiyeceğe ulaşmayı çok kolaylaştırdı. Artık üretmek ya da yetiştirmek zorunda olmadığımız için, her istediğimiz zaman, istediğimiz çeşitte yiyeceğe ulaşabiliyoruz. Artık yiyecek ve içecekler kendine zaman ayıramayan ya da yoğun bir günün ardından kendi için bir şey yapmaya vakit bulamayan insanlar için kendini iyi hissetme yolu olarak görülmeye başlandı. Özellikle karbonhidratlı gıdalara yönelmek işte tam da bu yüzden! Yalnız burada çok önemli bir nokta var; bir süre sonra tüketilen karbonhidrat miktarı ya da sıklığı yeterli gelmemeye ve zamanla artmaya başlıyor. Bu yüzden, kişi bununla ilgili çözüm arayışında olmalıdır.

BİLİNÇSİZCE Mİ YİYORSUNUZ?

Gece uyanıp yemek yeme durumunda ise özellikle üç nokta üzerinde durulabilir; kişinin stres durumu, karbonhidrat metabolizmasıyla ilgili problemler ve aile bireylerinde de olması durumu. Gece uyanıp yemek yemeyle ilgili dikkat edilmesi gereken bir nokta da, kişinin gece uyandığında bilinçli ya da bilinçsiz yemek yemesidir. Kişi sabah uyandığında bir şeyler yediğini hiç hatırlamıyorsa, başucunda ya da herhangi bir yerde yediklerinin izlerini buluyorsa, bu bilinçsiz bir yeme halidir.

O zaman gece yeme atakları için çözüm yolları nelerdir, şöyle bir bakalım:

  • Gün içerisinde karbonhidrat ağırlıklı beslenmek yerine, özellikle sebzelerin ve iyi yağların, yani kuruyemiş, zeytinyağı, zeytin, avokado gibi yiyeceklerin ve de sağlıklı proteinlerin yer aldığı bir beslenme düzeni, gece yeme ataklarını toparlamaya yardımcı olacaktır.
  • Yine diğer bir önerim, yemek yeme sıklığını 4-5 saatte bire çıkartabilirseniz, bu da insülin salınımını gereksiz yere uyarmadığınız için gece yeme ataklarının toparlanmasına destek olacaktır.
  • Biraz daha zor ve uzun soluklu gerçekleştirilebilecek çözüm ise, kişinin kendisine iyi gelecek, yapmaktan keyif aldığı ve yemek dışında kendini iyi hissettirecek bir yöntem bulmasıdır. Bu kimisi için eski araba parçaları toplamak olabilecekken, kimisi için meditasyon, kimisi içinse basit bir yürüyüş olabilir. Bunu kişinin kendisinin keşfetmesi gerekir.

UZUN DÖNEMDE SIKINTILAR GELİŞİR

Yemek yemek, kimseye hesap vermeden kişinin anlık olarak kendini iyi hissetmesini sağlar, ancak sağlık açısından uzun dönemde büyük sıkıntılar getirebilir. Bu yüzden zor yolu seçip sağlıklı olmaya değer sanırım… Gece uyuduktan sonra uyanıp yemek yemeyle ilgili öneriler de aynı aslında, ancak çok basit bir küçük öneri daha eklenebilir: Su içmek, yani uyandığınızda uykunuzu açmadan su içip yatmak. Bu basit yöntem bile çok kısa sürede bu alışkanlığı çözebilmektedir. Gece yeme ataklarıyla ilgili unutulmaması gereken nokta, bu önerilerin mümkün olduğunca beraber hayata geçirilmesidir, çünkü sağlık bedenen, ruhen ve sosyal olarak iyi olma halidir. Üç özelliğe de dokunabiliyorsanız, sağlıklı olmaya doğru giden yoldasınız demektir.

Kaynak: Doktor Sitesi

Kategoriler
Sağlık

Direnç kilosu nasıl kırılır ?

Merhaba!
Direnç kilolarından kurtulmak bazen zorlayıcı olabilir, ancak sizin için hazırladığımız bu ipuçları ile başarabilirsiniz. İşte size yardımcı olacak adımlar:

1️⃣ Sağlıklı Beslenme:

Vücudunuzun ihtiyaç duyduğu besinleri sağlamak için dengeli bir diyet benimseyin. Bol miktarda sebze, meyve, tam tahıllı ürünler, sağlıklı yağlar ve protein eklemeye özen gösterin.

2️⃣ Egzersiz:

Haftada en az 150 dakika orta şiddette aerobik egzersiz yapmak, kalori yakmanıza ve metabolizmanızı hızlandırmanıza yardımcı olur. Ayrıca direnç antrenmanları, kas kütlesini artırarak metabolizmanızı daha da güçlendirebilir.

3️⃣ Porsiyon Kontrolü:

Porsiyonları göz önünde bulundurarak yemek yemeyi öğrenin. Daha küçük porsiyonlarla başlayın ve doyma hissinizi takip edin.

4️⃣ Yavaş Yemek:

Yavaşça çiğnemek ve yemekler arasında zaman ayırmak, sindirim sürecinizi optimize eder ve daha az yemek yeme olasılığını artırır.

5️⃣ Uyku Düzeni:

Yeterince uyumak, vücudunuzun hormon dengesini korumasına yardımcı olur. Günde 7-9 saat uyku hedefleyin ve düzenli bir uyku rutini oluşturun.

6️⃣ Stres Yönetimi:

Stres kilo alımına neden olabilir. Yoga, meditasyon veya rahatlamanıza yardımcı olacak diğer tekniklerle stresi azaltın.

7️⃣ Su İçme:

Yeterli su içmek, vücudunuzun işlevlerini düzgün bir şekilde yerine getirmesine yardımcı olur. Günde en az 8 bardak su içmeyi unutmayın.

Direnç kilolarını kırmak zaman alabilir, ancak sabır, istikrar ve sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri ile başarabilirsiniz.

Kendinize inanın ve bu yolculuğa başlayın! 💪

Kaynak: Doktor Sitesi

Kategoriler
Sağlık

Yemek seçen çocuklar için ipuçları

Yemek seçen hatta hiç yemek yemeyen bir çocuğunuz mu var? Bu durum genellikle yeni beslemeye başlamış veya yeni ayaklanmış çocuklarda daha sık görülmektedir. Bazı çocuklar çok küçük porsiyonlarla doyabilirken, biz yetişkinler bunu kabul etmek istemiyor da olabiliriz. Çocuklar her davranışlarında olduğu gibi yemek yeme konusunda da ailelerinin davranış ve tutumlarını yansıtırlar. Bazen de ailelerinin çocukların beslenmesi konusundaki zaaflarını kullanarak, aileleri ile iktidar savaşına girebilirler. Bazı çocuklar havuç, çiğ biber, leblebi, fındık gibi atıştırmalıkları severken bazı çocuklar pasta, makarna, pilav gibi basit karbonhidrat ağırlıklı yiyecekleri tercih edebilirler. Bazen de bu onların kişilik özelliği olabilir. Çocukluğu takiben devam eden, çözülemeyen bu tür yeme sorunlarının ilerleyen dönemlerde aşırı kilo/ obezite riskini arttırdığına dair bir takım çalışmalar bulunmaktadır. Çocukluk döneminde uzun soluklu yemek seçme vitamin ve mineral kayıplarına neden olabilmekte.

Bir çok ebeveyn bu tür durumlarla karşılaştığında panikleyerek, durumu hem çocuk hem de kendisi için daha büyük sorun haline dönüştürebilmekte. Yemek seçen çocuğunuza sağlıklı beslenme alışkanlıkları aşılamak istiyorsanız öncelikle, çocuğunuz ile işbirliği içinde olmanız ve bu işi kişisel soruna çevirmemeniz gerekmektedir. Aksi taktirde ‘Ben bunu yemem!’ Listesi sadece sebze, et, süt değil meyve hatta çocuğunuzun daha önce yediği besinlerin reddine kadar gidebilir ve bu da önemli besin öğelerinin eksikliğinin artmasına neden olacaktır. Bu durumda yapılacak en akıllı şey

Aşağıda ki ipuçları ailenizin daha sağlıklı sofralarda buluşmasını sağlayacaktır.

1- Çocuğunuzun açlığına / iştahsızlığına saygı gösterin: Çocuğunuz aç değilse onu o öğünü yemeye veya atıştırmalık dahi olsa tüketmeye zorlamayın. Çocuğunuza yemeği tüketmesi için ödül teklif etmeyin veya yediği miktar az dahi olsa yetinin. Bu tür davranışlarınız sadece bir güç mücadelesinden öteye geçmeyecektir. Hatta öğün saatleri çocuğunuzda kaygı ve hayal kırıklığı ile ilişkilenecektir. Ona öğünlerini / porsiyonlarını kontrol şansı verin. Bağımsız olarak daha fazla yemek istemesini sağlamak için küçük porsiyonlar sunun

2- Rutine Sadık Kalın: Her gün öğün saatlerini aynı saatlerde olacak şekilde ayarlayın. Çocuğunuz öğün saatinde yemek yememeyi, tercih ederse, düzenli yapacağınız ara öğün saati dengeli beslenmesine yardımcı olacaktır. Çocuğunuz yemek yememeyi tercih ettiğinde sırf bir şeyler yemiş olması için sırf meyve suyu, süt veya şekerli atıştırmalıklar yemesine müsaade etmeyin. Bu tür besinler öğün saati geldiğinde çocuğun daha tok hissederek öğünü reddetmesine sebep olacaktır.

3- Yeni yiyeceklere geçişte sabırlı olun: Küçük çocuklar yenilikleri dokunarak, koklayarak, tadarak test ederler. Özellikle ek gıdaya geçen bebeklerde ortalığın biraz dağılmasına ve buna rağmen yeni bir tadı birkaç defa sormadan test etmesine, alışmasına izin vermenizde fayda var. O tüm bu yenilikleri deneyimlerken siz de ona, yeni besinin lezzeti, şekli hakkında olumlamalar yaparak destek olun. Çocuklar bazen şiddetle ret ettikleri besinleri birkaç denemeden sonra tüketmeye başlayabilirler. Hemen hayal kırıklığına kapılmayın. Yeni yiyecekleri çocuğunuzun sevdiği yiyeceklerle birlikte servis edin. Yemekleri eğlenceli hale getirip değişik şekiller verebilirsiniz.

4- Çocuğunuzun özel aşçısı olmayın: Çocuğunuz o gün için hazırladığınız yemeyi ret ediyorsa, yemek yesin diye onun istediği bir yemeği aynı öğüne hazırlamak seçici yemeyi teşvik edecektir. Çocuğunuzu belirlenen yemek saati ve belirlenen zamanda sofrada kalmaya ikna edin. Bunun en iyi yolu, ona eşlik edip öğün saatlerine anne ve baba olarak sizlerin de uyum göstermesi olacaktır.

5- Yemek yerken dikkat dağıtıcı unsurları uzak tutun: Yemek saatinde televizyonun açık olduğu bir ortamda bulunmayın. Yemek yesin diye çocuğunuza tablet veya televizyondan çizgi film açmayın. Rahatlatıcı bir müzik eşliğinde yemek ortamını daha keyifli hale getirebilirsiniz ancak, dikkat dağıtıcı klipler, çok hareketli müzikler dikkatinin dağılmasına, masadan kopmasına neden olabilir.

Tüm bu önerilere ek; unutmayın! Çocuğunuz en çok ebeveynlerini örnek alır. Yukarıda ki kuralları ilk önce kendinizde uygulayın.

Diyetisyen Saide Gülşah ESENSOY

Kaynak: Doktor Sitesi