Kategoriler
Sağlık

Okulda, işte sağlıklı beslenme nasıl olur?

OKULDA, İŞTE SAĞLIKLI BESLENME NASIL OLUR? Geçenlerde bir instagram takipçim ‘’Okullar açılıyor, okulda nasıl sağlıklı besleniriz? ‘’ diye sordu. Hemen açıklık getirelim istedim. Çünkü artık çocuklar sokaklarda oynamak yerine evde tableti; salçalı ekmek yerine cips yemeyi tercih ediyor. Haliyle obezite, sık geçirilen enfeksiyonlar, anemi, diyabet gibi hastalıkların küçük yaşlarda görülme sıklığı da artıyor. Önerilerim ile çocuğunuzu hem sağlıklı besleyin hem de okul başarısını artırın. Çalışmalarda okul başarısını ve konsantrasyonu artırdığı tespit edilen en önemli nokta dengeli bir kahvaltı. Dengeli bir kahvaltıda süt ve süt ürünleri, yumurta, kabuklu kuruyemişler – özellikle ceviz-, sebze ve meyve, tam buğday ekmeği bulunur. Bir rahatsızlığınız yoksa her gün 1 haşlanmış yumurtayı hem kendinizin hem de çocuğunuzun kahvaltısına ekleyin. Üniversite yıllarımda sabah 8.40 dersine hazırlandığım zamanlar aklıma geldikçe kendime çok gülerim. Ne kadar uyursam kardır felsefesiyle derse az bir vakit kala uyanır uyanmaz koşarak ocağa 1 yumurtayı koyup hazırlanır, 8 dk da haşlanan yumurtamı ekmeğimin arasına koyar; biber, salatalık, pancar vs ne bulduysam yanına ekler, koşa koşa okul yolunu tutardım zira geç kalırsanız asla derse alınmazsınız. Yollarda, okulda yediğim sandviç ve yumurtalarla baya kendime güldürdüğüm olmuştu. Kıssadan hisse kahvaltı konusunda asla bahane olmamalı. Uygun besinlerle yapılmış bir kahvaltı gün içerisindeki iştah kontrolünü ve kan şekeri düzeyini olumlu yönde etkilemektedir. Eğer sabah vaktiniz yoksa akşamdan hazırladığınız tam buğday ekmeğinden yapılmış bir sandviç sizin kurtarıcınız olacaktır. Asla ama asla poğaçayı, yağlı çörekleri alışkanlık haline getirmeyin. İçerisine eklenen margarin ve beyaz un sizi tok tutmayacak, bel çevresinde yağlanmaya sebep olacaktır. Bel çevresindeki yağlanma kronik hastalık riskini artıran bir etmendir. Eğer kahvaltı yapmayı sevmiyorsanız veya çocuğunuza yediremiyorsanız beslenme çantası hazırlayın. İçerisinde süt, ceviz, fındık, badem, kuru meyve, taze meyve-sebze, şekersiz evde yapılmış sağlıklı kek, kurabiye gibi alternatifler bulunmalıdır. Dikkat! Sağlıklı olarak belirttiğim bu besinler fazla miktarda tüketilirse onlar da zararlı hale gelecek ve ağırlık artışına sebep olacaktır. Amacımız besin çeşitliliğini, başta süt ve ürünlerini, meyve-sebze tüketimini artırmaktır. Bireysel su kaplarınızı yanınızdan ayırmayın, su tüketimini artırın. Beyaz ekmeği tam buğday ekmeği ile değiştirmek, salam sosis gibi doymuş yağ içeriği yüksek besinleri tüketmemek, kızartma yerine fırınlama, ızgara ya da haşlama yöntemlerini kullanmak, şekerli hazır besinler yerine bal veya pekmez gibi doğal tatlandırıcılar ile tatlandırılmış yiyecekleri tüketmek , kola, gazoz, meyve suyu gibi şekerli, gazlı içecekler yerine su, süt, ayran tüketimini artırmak sizin ve çocuğunuz için en sağlıklısı olacaktır. Paketli ve şeker içeren hiçbir ürünü çocuğunuza vermeyin ve sizler de yemeyin. Unutmayın çocuğunuz sizi taklit ediyor. Bu yaşam değişikliğini tüm aile birlikte yapmalısınız.

Kaynak: Doktor Sitesi

Kategoriler
Sağlık

Yemek seçen çocuklar için ipuçları

Yemek seçen hatta hiç yemek yemeyen bir çocuğunuz mu var? Bu durum genellikle yeni beslemeye başlamış veya yeni ayaklanmış çocuklarda daha sık görülmektedir. Bazı çocuklar çok küçük porsiyonlarla doyabilirken, biz yetişkinler bunu kabul etmek istemiyor da olabiliriz. Çocuklar her davranışlarında olduğu gibi yemek yeme konusunda da ailelerinin davranış ve tutumlarını yansıtırlar. Bazen de ailelerinin çocukların beslenmesi konusundaki zaaflarını kullanarak, aileleri ile iktidar savaşına girebilirler. Bazı çocuklar havuç, çiğ biber, leblebi, fındık gibi atıştırmalıkları severken bazı çocuklar pasta, makarna, pilav gibi basit karbonhidrat ağırlıklı yiyecekleri tercih edebilirler. Bazen de bu onların kişilik özelliği olabilir. Çocukluğu takiben devam eden, çözülemeyen bu tür yeme sorunlarının ilerleyen dönemlerde aşırı kilo/ obezite riskini arttırdığına dair bir takım çalışmalar bulunmaktadır. Çocukluk döneminde uzun soluklu yemek seçme vitamin ve mineral kayıplarına neden olabilmekte.

Bir çok ebeveyn bu tür durumlarla karşılaştığında panikleyerek, durumu hem çocuk hem de kendisi için daha büyük sorun haline dönüştürebilmekte. Yemek seçen çocuğunuza sağlıklı beslenme alışkanlıkları aşılamak istiyorsanız öncelikle, çocuğunuz ile işbirliği içinde olmanız ve bu işi kişisel soruna çevirmemeniz gerekmektedir. Aksi taktirde ‘Ben bunu yemem!’ Listesi sadece sebze, et, süt değil meyve hatta çocuğunuzun daha önce yediği besinlerin reddine kadar gidebilir ve bu da önemli besin öğelerinin eksikliğinin artmasına neden olacaktır. Bu durumda yapılacak en akıllı şey

Aşağıda ki ipuçları ailenizin daha sağlıklı sofralarda buluşmasını sağlayacaktır.

1- Çocuğunuzun açlığına / iştahsızlığına saygı gösterin: Çocuğunuz aç değilse onu o öğünü yemeye veya atıştırmalık dahi olsa tüketmeye zorlamayın. Çocuğunuza yemeği tüketmesi için ödül teklif etmeyin veya yediği miktar az dahi olsa yetinin. Bu tür davranışlarınız sadece bir güç mücadelesinden öteye geçmeyecektir. Hatta öğün saatleri çocuğunuzda kaygı ve hayal kırıklığı ile ilişkilenecektir. Ona öğünlerini / porsiyonlarını kontrol şansı verin. Bağımsız olarak daha fazla yemek istemesini sağlamak için küçük porsiyonlar sunun

2- Rutine Sadık Kalın: Her gün öğün saatlerini aynı saatlerde olacak şekilde ayarlayın. Çocuğunuz öğün saatinde yemek yememeyi, tercih ederse, düzenli yapacağınız ara öğün saati dengeli beslenmesine yardımcı olacaktır. Çocuğunuz yemek yememeyi tercih ettiğinde sırf bir şeyler yemiş olması için sırf meyve suyu, süt veya şekerli atıştırmalıklar yemesine müsaade etmeyin. Bu tür besinler öğün saati geldiğinde çocuğun daha tok hissederek öğünü reddetmesine sebep olacaktır.

3- Yeni yiyeceklere geçişte sabırlı olun: Küçük çocuklar yenilikleri dokunarak, koklayarak, tadarak test ederler. Özellikle ek gıdaya geçen bebeklerde ortalığın biraz dağılmasına ve buna rağmen yeni bir tadı birkaç defa sormadan test etmesine, alışmasına izin vermenizde fayda var. O tüm bu yenilikleri deneyimlerken siz de ona, yeni besinin lezzeti, şekli hakkında olumlamalar yaparak destek olun. Çocuklar bazen şiddetle ret ettikleri besinleri birkaç denemeden sonra tüketmeye başlayabilirler. Hemen hayal kırıklığına kapılmayın. Yeni yiyecekleri çocuğunuzun sevdiği yiyeceklerle birlikte servis edin. Yemekleri eğlenceli hale getirip değişik şekiller verebilirsiniz.

4- Çocuğunuzun özel aşçısı olmayın: Çocuğunuz o gün için hazırladığınız yemeyi ret ediyorsa, yemek yesin diye onun istediği bir yemeği aynı öğüne hazırlamak seçici yemeyi teşvik edecektir. Çocuğunuzu belirlenen yemek saati ve belirlenen zamanda sofrada kalmaya ikna edin. Bunun en iyi yolu, ona eşlik edip öğün saatlerine anne ve baba olarak sizlerin de uyum göstermesi olacaktır.

5- Yemek yerken dikkat dağıtıcı unsurları uzak tutun: Yemek saatinde televizyonun açık olduğu bir ortamda bulunmayın. Yemek yesin diye çocuğunuza tablet veya televizyondan çizgi film açmayın. Rahatlatıcı bir müzik eşliğinde yemek ortamını daha keyifli hale getirebilirsiniz ancak, dikkat dağıtıcı klipler, çok hareketli müzikler dikkatinin dağılmasına, masadan kopmasına neden olabilir.

Tüm bu önerilere ek; unutmayın! Çocuğunuz en çok ebeveynlerini örnek alır. Yukarıda ki kuralları ilk önce kendinizde uygulayın.

Diyetisyen Saide Gülşah ESENSOY

Kaynak: Doktor Sitesi