Kategoriler
Sağlık

Yemek seçen çocuklar için ipuçları

Yemek seçen hatta hiç yemek yemeyen bir çocuğunuz mu var? Bu durum genellikle yeni beslemeye başlamış veya yeni ayaklanmış çocuklarda daha sık görülmektedir. Bazı çocuklar çok küçük porsiyonlarla doyabilirken, biz yetişkinler bunu kabul etmek istemiyor da olabiliriz. Çocuklar her davranışlarında olduğu gibi yemek yeme konusunda da ailelerinin davranış ve tutumlarını yansıtırlar. Bazen de ailelerinin çocukların beslenmesi konusundaki zaaflarını kullanarak, aileleri ile iktidar savaşına girebilirler. Bazı çocuklar havuç, çiğ biber, leblebi, fındık gibi atıştırmalıkları severken bazı çocuklar pasta, makarna, pilav gibi basit karbonhidrat ağırlıklı yiyecekleri tercih edebilirler. Bazen de bu onların kişilik özelliği olabilir. Çocukluğu takiben devam eden, çözülemeyen bu tür yeme sorunlarının ilerleyen dönemlerde aşırı kilo/ obezite riskini arttırdığına dair bir takım çalışmalar bulunmaktadır. Çocukluk döneminde uzun soluklu yemek seçme vitamin ve mineral kayıplarına neden olabilmekte.

Bir çok ebeveyn bu tür durumlarla karşılaştığında panikleyerek, durumu hem çocuk hem de kendisi için daha büyük sorun haline dönüştürebilmekte. Yemek seçen çocuğunuza sağlıklı beslenme alışkanlıkları aşılamak istiyorsanız öncelikle, çocuğunuz ile işbirliği içinde olmanız ve bu işi kişisel soruna çevirmemeniz gerekmektedir. Aksi taktirde ‘Ben bunu yemem!’ Listesi sadece sebze, et, süt değil meyve hatta çocuğunuzun daha önce yediği besinlerin reddine kadar gidebilir ve bu da önemli besin öğelerinin eksikliğinin artmasına neden olacaktır. Bu durumda yapılacak en akıllı şey

Aşağıda ki ipuçları ailenizin daha sağlıklı sofralarda buluşmasını sağlayacaktır.

1- Çocuğunuzun açlığına / iştahsızlığına saygı gösterin: Çocuğunuz aç değilse onu o öğünü yemeye veya atıştırmalık dahi olsa tüketmeye zorlamayın. Çocuğunuza yemeği tüketmesi için ödül teklif etmeyin veya yediği miktar az dahi olsa yetinin. Bu tür davranışlarınız sadece bir güç mücadelesinden öteye geçmeyecektir. Hatta öğün saatleri çocuğunuzda kaygı ve hayal kırıklığı ile ilişkilenecektir. Ona öğünlerini / porsiyonlarını kontrol şansı verin. Bağımsız olarak daha fazla yemek istemesini sağlamak için küçük porsiyonlar sunun

2- Rutine Sadık Kalın: Her gün öğün saatlerini aynı saatlerde olacak şekilde ayarlayın. Çocuğunuz öğün saatinde yemek yememeyi, tercih ederse, düzenli yapacağınız ara öğün saati dengeli beslenmesine yardımcı olacaktır. Çocuğunuz yemek yememeyi tercih ettiğinde sırf bir şeyler yemiş olması için sırf meyve suyu, süt veya şekerli atıştırmalıklar yemesine müsaade etmeyin. Bu tür besinler öğün saati geldiğinde çocuğun daha tok hissederek öğünü reddetmesine sebep olacaktır.

3- Yeni yiyeceklere geçişte sabırlı olun: Küçük çocuklar yenilikleri dokunarak, koklayarak, tadarak test ederler. Özellikle ek gıdaya geçen bebeklerde ortalığın biraz dağılmasına ve buna rağmen yeni bir tadı birkaç defa sormadan test etmesine, alışmasına izin vermenizde fayda var. O tüm bu yenilikleri deneyimlerken siz de ona, yeni besinin lezzeti, şekli hakkında olumlamalar yaparak destek olun. Çocuklar bazen şiddetle ret ettikleri besinleri birkaç denemeden sonra tüketmeye başlayabilirler. Hemen hayal kırıklığına kapılmayın. Yeni yiyecekleri çocuğunuzun sevdiği yiyeceklerle birlikte servis edin. Yemekleri eğlenceli hale getirip değişik şekiller verebilirsiniz.

4- Çocuğunuzun özel aşçısı olmayın: Çocuğunuz o gün için hazırladığınız yemeyi ret ediyorsa, yemek yesin diye onun istediği bir yemeği aynı öğüne hazırlamak seçici yemeyi teşvik edecektir. Çocuğunuzu belirlenen yemek saati ve belirlenen zamanda sofrada kalmaya ikna edin. Bunun en iyi yolu, ona eşlik edip öğün saatlerine anne ve baba olarak sizlerin de uyum göstermesi olacaktır.

5- Yemek yerken dikkat dağıtıcı unsurları uzak tutun: Yemek saatinde televizyonun açık olduğu bir ortamda bulunmayın. Yemek yesin diye çocuğunuza tablet veya televizyondan çizgi film açmayın. Rahatlatıcı bir müzik eşliğinde yemek ortamını daha keyifli hale getirebilirsiniz ancak, dikkat dağıtıcı klipler, çok hareketli müzikler dikkatinin dağılmasına, masadan kopmasına neden olabilir.

Tüm bu önerilere ek; unutmayın! Çocuğunuz en çok ebeveynlerini örnek alır. Yukarıda ki kuralları ilk önce kendinizde uygulayın.

Diyetisyen Saide Gülşah ESENSOY

Kaynak: Doktor Sitesi

Kategoriler
Sağlık

Okul çağında beslenme

OKUL ÇAĞINDA BESLENME

  • Beslenme, hayati fonksiyonların yerine getirilmesi, büyüme, gelişme, fiziksel aktivitelerde bulunabilme, sağlığın korunabilmesi için dışarıdan besinlerin alınıp tüketilmesidir.
  • Sağlıklı ve dengeli beslenme herkes için, özellikle de çocuklar için çok gereklidir; çünkü bu dönemde kazanılacak beslenme alışkanlıkları yaşam boyu devam etmektedir.
  • Özellikle hızlı büyüme ve gelişme sürecinde olan çocukluk ve adölesan döneminde kazanılan doğru beslenme alışkanlıkları bireylerin yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenmelerinin sağlanması açısından da önem kazanmaktadır.
  • Çocukların beslenme alışkanlıkları kazanmasında en etkin çevre, aile, okul ve içinde yaşanılan ortamdır.
  • Çocukluk dönemi; temel yemek yeme alışkanlıklarının yerleştiği, iyi bir gelişim ve sağlıklı bir gelecek için önemli bir dönemdir.
  • Okul çağı; Türkiye nüfusunun 0-4 yaş %25,1 , 5-9 yaş ise; %29,4 oranla çocukları kapsamaktadır. (ADNKS, 2022).
  • Çocukların beslenme alışkanlıklarının geliştiği,
  • Ev dışında arkadaşlarıyla yemek yemeye başladıkları,
  • Fiziksel, bilişsel ve sosyal büyüme ve gelişmenin hızlandığı,
  • Sorumluluklarının arttığı,
  • Yetişkin dönemde sağlıklı yaşamın temellerinin atıldığı önemli bir dönemdir.

Okul Çağı Dönemi Çocuklarda;

  • Büyüme ve gelişmenin hızlı olduğu,
  • Besin öğesi gereksinimin yüksek olduğu,
  • Duygusal gelişim hızının arttığı,
  • Yaşam boyu sürecek davranışların kazanılmaya başlandığı bir dönemdir.
  • Günümüzde okul çocuklarına yönelik toplu beslenme hizmetlerine bakıldığında, okul kantinlerinin ve öğrencilerine sunulan yemekhane hizmetlerinin öğrencilerin beslenmesinde önemli rol oynadığı görülmektedir.
  • En hızlı büyüme kızlarda 10-12, erkeklerde ise 11-14 yaşında başlamaktadır. Vücut ağırlığındaki artış yaklaşık 20 yaşına kadar, boy uzunluğundaki artık ise kızlarda 17 yaşına kadar, erkeklerde ise yavaşta olsa 20-22 yaşına kadar devam etmektedir.
  • Büyüme sürecinde önemli miktarda enerjiye ihtiyaç vardır. Günlük alması gereken vitamin, mineral, protein, yağ, karbonhidrat, posa ve bunun yansıra gerektiğinde omega-3 ve probiyotik gibi dışarıdan temin edilmelidir.

Çocuklarda Görülen Başlıca Beslenme Sorunları:

  • Zayıflık veya şişmanlık,
  • Anemi (Kansızlık),
  • Vitamin yetersizliği,
  • İyot yetersizliği,
  • Diş çürükleri,
  • Obezite,
  • Metabolik sendrom

Çocuklarda aşırı kilonun sebeplerine bakacak olursak; aşırı beslenme, yanlış beslenme ve tek yönlü beslenme görülmektedir. Peki biz ne yapmalıyız?

Beslenmenin Hedefleri

  • Çocuktan çocuğa değişmekle birlikte günde en az 3 ana öğünlerle birlikte ara öğünler tüketilmelidir.
  • Ara öğünlerde sağlıklı besinler tercih edilmeli. Örneğin; meyve, yoğurt, süt, taze sıkılmış meyve suyu, peynirli sandviç, kek, börek, sütlaç, tost, muz, elma, çiğ kuruyemişler ve kurutulmuş meyveler tercih edilmelidir.
  • Gazoz ve şeker gibi diş sağlığını olumsuz etkileyen ara öğünlerden kaçınılmalıdır.

Kaynak: Doktor Sitesi