Kategoriler
Sağlık

Kilo kaybı mı zayıflamak mı ?

Kulağa her ikisi aynı gelse de aslında bir birinden farklı iki kavram, kilo kaybı sadece kütlesel değişimdir ancak zayıflamak hem kütlesel değişimdir hem de bu kütlesel değişimin yağ dokusundan gerçekleşme zorunluluğu vardır.

Aklınıza gelen az yemek, öğün atlamak, ekmeği kesmek vb herhangi bir uygulamayı hayata geçirdiğinizde kütlesel değişim yani kilo kaybı meydana gelir. Ancak kaybedilen her kilo yağ kaynaklı değildir, çünkü kaybedilen kütlenin yağ kaynaklı olması için bazı kriterler vardır, yapılan uygulama sonucu bu kriterlere uymadığınız sürece yağ kaybetmeyi umarken kaslarınızdan olursun.

Vücudun yağ kaybına gitmesi için temel koşullar;

– Bazal metabolizma hızının altına inmemek; bazal metabolizma hızı her bireyde farklıdır, yaşa, boya, cinsiyete, aktivite durumuna, yaşam tarzına ve kas ağırlığına göre değişkenlik gösterir. Bireye göre hesaplanması ve ölçülmesi gerekir.

– Bireyin kilosuna uygun en düşük seviyede proteinin altına düşmemek; bireye özgü şekilde hesaplanmalı

– Proteinin enerji döngüsüne girmesini engelleyecek seviyede karbonhidrat vermek; bireye özgü hesaplanmalı

Bu koşullar sağlandıktan sonra oluşturulan enerji açığı ile birlikte yağ kaynaklı zayıflamayı sağlarsınız.

Zayıflama esnasında temel gayeniz haftada kaç kilo verdiğiniz değil hangi dokudan gittiğine odaklanın, yağ kaybını sağlayan herhangi bir uygulama veya ritüel yoktur unutmayın. Kilo kaybınız hızlı ise kas kaybı olasılığı yüksektir, ikinci gösterge ise yüzde çökme, göz altlarında kararma, kol ve bacaklarda aşırı incelme olmasına rağmen karın ve basen bölgesinde istenen seviyede incelme olmuyorsa, bu değişimler kas kaybı göstergesidir dikkat edin.

Kaynak: Doktor Sitesi

Kategoriler
Sağlık

Diyet yaparken dikkat edilecekler

Diyet programları sırasında dikkat edilmesi gereken 2 önemli husus bulunmaktadır. Bunlardan ilki diyetin sürekli olması ve tercih edilen besin kalitesidir. Diğer önemli husus ise diyetin tek başına değil, Beslenme ve Diyet Uzmanı eşliğinde gerçekleşmesidir.

Diyeti devamlı bir biçimde uygulamaya kararlı olan kişilerin, seçimlerinde sağlıklı ve uzun süre tokluk sağlayan doğal gıdaları tüketmeye özen göstermeleri gerekmektedir. Kısa süreli açlık şikayetlerini ortadan kaldıran diyetler hem kan şekeri dengenizi bozmakta hem de vitamin seviyelerinde düşüşlere neden olmaktadır. Uzmanlar bu gibi durumların oluşmaması için diyet yapan bireylere belirli gıdaları, düzenli ve zamanında tüketmelerini tavsiye etmekte, sporu yaşamlarının bir parçası olarak belirlemeleri konusunda önerilerde bulunmaktadır.

Diyet Yaparken Nelere Dikkat Edilmeli?

Ana öğünleri düzenli tüketmeye devam edin: Yapacağınız diyetin içeriği ne olursa olsun, sabah-öğle ve akşam yemek yemekten vazgeçmeyin. Kahvaltınız ve öğle yemeğiniz sizi akşam öğününüzü atlayabilecek kadar doyuruyorsa akşam öğününde çorba, salata ya da yoğurt gibi hafif gıdalarla beslenebilirsiniz.

Yağlı ve gazlı gıdaları tüketmeyin: Yağlı yiyeceklerin vücuda sağladığı enerji miktarı çok yüksektir. Özellikle akşam saatlerinde yiyeceğiniz gıdaların hafif ya da az yağlı özellikte olmasına özen gösterin. Öğünlerinizin yağ içeriğinin sağlıklı ( zeytinyağı, ceviz, avokado, badem gibi) yağlardan oluşmasına özen gösterin. Gazlı içecekleri tüketmek yerine ayran, kefir ya da sade soda tüketin.

Hareketlerinizi kısıtlamayın: Düzenli bir diyetin altın anahtarları arasında spor da yer almaktadır. Yürüyüş ve beden hareketleri gün içinde harcadığınız enerjiye katkı sağlamaktadır. Günlük hareketlerinizi artırmakla başlayabilirsiniz. Ofis ortamında sürekli oturmak yerine fırsat buldukça yürümeyi, günlük yaşantınızda yürüyen merdiven ve asansör kullanımınızı azaltmayı tercih etmelisiniz.

Kaynak: Doktor Sitesi

Kategoriler
Sağlık

Ketojenik diyet

Ketojenik Diyet tedavi edici olarak doğru alanlarda uygulandığında sonuçlar muhteşem oluyor. Özellikle bazı alanlarda hızlı tedavi yöntemi olabiliyor. 2020 yılında yapılan bir çalışmayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Ancak öncesinde; ketojenik diyeti popüler diyet olarak kabul edip her alanda kullanılması, sağlık profesyonel desteği olmadan uygulanması, ya da birey için tedavi edici olup olmadığına bakılmadan ezbere uygulanması faydadan çok zarar verici olabilir.

Gelelim 2020 yılında yapılan çalışmamıza;

🍀Bu çalışma; polikistik over sendromu (PCOS) tanısı almış kilolu kadınlarda ketojenik diyetin etkilerine bakılmış.

🍀14 gönüllü kadının katıldığı bu çalışmada enerji ortalaması 1600kkal olan düşük karbonhidratlı diyet 12 hafta süreyle yapılmış.

🍀Diyet öncesi ve sonrası

Antropometrik ölçüm olarak

🌻Vücut ağırlığı, beden kitle indeksi, visseral yağ dokusu, yağsız vücut dokusuna,

Kan değerlerinde ise

🌻 Açlık kan şekeri, insülin, insülin direnci (Homa-Ir), Kan yağları, total ve serbest testosteron, LH, FSH, Östrodiol, progesteron, SHBG hormonların bakılmıştır.

✔️Sonuç:

🌼Vücut ağırlığı, BKI, vücut yağ dokusu, visseral yağ dokusu, açlık kan şekeri, insülin düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı şekilde azalmanın olduğu buna bağlı olarak HOMA-IR değerinin de iyileştiğini belirlenmiştir.

🌼Kan yağ düzeyleri anlamlı şekilde iyileşirken, FSH/LH, total LH ve serbest testosteron düzeylerinde anlamlı şekilde azalma gözlenmiştir.

Kaynak: Doktor Sitesi