Kategoriler
Sağlık

Fleksitaryen beslenme

Fleksitaryen ; İngilizcede “esnek” ve “vejetaryen” anlamına gelen sözcüklerinin birleşimidir. Bu diyet modelinde vejeteryan beslenme bir miktar esnetilmekte ve bazı hayvansal gıdaların tüketimi sağlanmaktadır. Akdeniz ve DASH Diyetlerinden sonra en iyi diyet modeli olarak adlandırılmaktadır. Sürdürülebilir, çevreci ve sağlığın korunarak daha iyi hale getirilmesine yardımcıdır. Yaşam süresini ortalama 3.5 yıl uzatabileceği ifade edilmektedir.

Et grubu besinlerin tüketimi belirli oranlarda sınırlandırılmıştır. Örneğin haftada toplam max. 500 gr et tüketimi gibi.. Dolayısıyla bu uygulama başta kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini düşürürken, tip2 diyabet ve buna bağlı gelişen metabolik sendromu da kontrol altına alabilmektedir.

Temelinde vejeteryan beslenmenin ilkelerini içeren bu diyet modelinde, hayvansal gıdalar belli zaman aralıklarında düşük miktarlarda tüketilebilmektedir.

Fleksiteryan beslenme modelinde yasaklar :

İşlenmiş etler: Pastırma, salam, sosis, sucuk…

Rafine karbonhidratlar: Beyaz ekmek, beyaz pirinç, simit, poğaçalar…

Eklenen şeker ve tatlılar: Çörekler, kekler, kurabiyeler, şekerlemeler. ..

Fast food: Patates kızartması, hamburger, pizza, milkshake…

Tüketilebilecek gıdalar:

Bitkisel proteinler: Nohut, fasulye, barbunya, kırmızı mercimek, siyah fasulye..

Tam tahıllar: Greçka, karabuğday, esmer pirinç, yulaf, kinoa, tatlı patates..

Sebze ve Meyveler

Soya, Badem, Hindistan Cevizi vb bitkisel sütler

Yumurta

Fındık ve fıstık ezmesi

Tohumlar

Soya ürünleri

Zeytinyağı ve avokado yağı gibi bitkisel yağlar

Günlük enerji gereksiniminizi karşılarken, karbonhidrattan gelen enerji miktarının %45 – 60, Yağlardan %25 – 35, proteinlerden % 12- 15 aralığında olmasına önem veriniz. Doymuş yağ alımı bu diyet modelinde oldukça düşük olduğu için yağ türü tercihiniz daima zeytinyağı olmalı. Fındık , fıstık , avokado vb diğer yağ kaynaklarından gelen enerjiyi dikkate alınız. Beslenme modelinizde enerji dengesi doğru sağlanamadığında, beden ağırlığı istenen seviyede olmayabilir.

Sağlıklı ve yeterli bir beslenme programı için mutlaka diyetisyeninize başvurunuz.

Uzman Diyetisyen Elif Melek Avci Dursun

Kategoriler
Sağlık

Egzersizlerde karbonhidratın önemi

Karbonhidratlar makro besin ve enerji kaynaklarımızdan bir tanesidir. Karaciğer ve kaslarda depolanmaktadır. Fazlası da eksiği de vücut yağ oranını etkilemektedir. Karaciğer ve kas dokusunda ortalama 400 gr Karbonhidrat yer almaktadır.

Egzersiz yapanlarda Karbonhidrat dengesi oldukça önemlidir. Performansın artması, dayanıklılığın sağlanması ve kas kaybının engellenmesi adına doğru karbonhidrat seçimi ve tüketimi şarttır. Özellikle lif dengesi ve glisemik indeks kontrolü ile performansı artırabilirsiniz.

Günlük karbonhidrat alımı enerji ihtiyacının %45-60’ını oluşturabilir. Spor yapanlarda bu durum ağırlık başına 1-4 gr olabilmektedir. Egzersizden 2-3 saat önce, egzersiz esnasında ve sonrasında olmak üzere karbonhidratların alım durumu değişkenlik gösterebilmektedir.

Antrenmandan 2-3 saat kadar önce ortalama 100 – 120 gr karbonhidrat alınabilir. Hafif ve tok tutucu olması açısından bunu bir içecek ile sağlayabilirsiniz. 100 gr Yulaf , 200 mL Kefir , 30 gr Hurma (kuru) veya Dut Kurusu , 15 gr Şekersiz Fıstık Ezmesi , 1 Çay Kaşığı Chia Tohumu ile hazırlanmış Shake ile egzersiz öncesi ana öğün yapmış kadar karbonhidrat alabilirsiniz.

Egzersiz süresi 1 saat boyunca aralıksız oldu ve kısa bir ara verdiniz, bu esnada hemen 15-30 gr değerinde bir karbonhidrat içeriğine sahip, magnezyum ve potasyum içeriğinden zengin ve tok tutucu bir meyve tercih edebiliriz. 200 gr olgunlaşmamış bir muz!

Egzersizimizi tamamladık ve hemen harcadığımız karbonhidratları yerine koyuyoruz. 30 – 45 gr değerinde karbonhidrat içeren bir besin ile egzersiz esnasında harcadığımız karbonhidrat depolarını yerine koyuyoruz. Neler olabilir? 60 gr Tambuğday ekmeği ile hazırlanmış; 100 gr Az Yağlı Ton Balıklı Sandviç. 200 mL Laktozsuz Süt ve 40 gr Kuru Meyve. Gibi tercihlerde bulunulabilir.

Egzersiz sonrası 2 saat içinde kilogram başına 1 gr karbonhidrat hesaplanarak, besin ihtiyacı tamamlanmalıdır.

Hangi antrenmanda ne kadar karbonhidrat almalıyız?

Yoğun antrenmanlarda : crossfit , yüzme, 2 saati aşkın yüksek yogunluklu antrenman : 240 -250 g

Hafif antrenmanlarda : pilates, yoga, 1 saat tempolu yuruyus : 120 gr

Sedanter – Düşük aktivite : ev işleri, düşük tempolu yürüyüşler.. 60 gr Karbonhidrat alımı yeterli olmaktadır.

Antrenmanlarda harcanan glikojen depolarının yenilenebilmesi için glisemik indeks dengesi önemlidir. Özellikle glisemik indeksi yüksek besinler antrenmandan hemen sonra tercih edilebilir. Pirinc pilavı, patates, kestane, muz, kuru meyve vb..

Egzersiz öncesi ise glisemik indeksi düşük besinler yeterli olmaktadır.

Karbonhidratlar makromoleküllerdir ve 1 gramı 4 kkal enerji içermektedir.

Uzman Diyetisyen Elif Melek Avci Dursun

Kategoriler
Sağlık

Ödem nedir?

Göz kapaklarında, ellerde ve ayaklarda şişmeler olarak belirtiler veren ödem, vücutta fazla miktarda su toplanması olarak tanımlanır.

Ödemin nedenleri nelerdir?
Ödem hastalıklara bağlı olarak veya hastalık dışı etmenlerden kaynaklı oluşabilir. Böbrek hastalıkları, kalp – damar hastalıkları, hormonal bozukluklar , karaciğer hastalıklarından ödem oluşurken, yanlış beslenme alışkanlıkları, hareketsiz yaşamda ödeme neden olabilir.

Beslenme alışkanlıklarınızı değiştirerek ödemden kurtulabilirsiniz.

✔Aşırı karbonhidrat tüketiminden kaçının.
Doğru karbonhidrat kaynaklarını sizin için yeterli olacak miktarlarda tüketin.
✔Su için.
Özellikle kış aylarında azalan su tuketiminizi arttırın. Günlük 2,5-3 litre su için.

✔Aşırı tuz tüketiminden kaçının. Yemeklerinize ekstra tuz ilave etmeyin. Sebze tüketiminizi arttırın.
✔Asitli içeceklerden uzak durun.
✔Hareket edin.
Günlük minimum 30 dakikalik egzersizler yapın. Atalarımız ne demiş “hareket berekettir. “😉

⚠⚠ve en önemlisi diyeti diyetisyenden, egzersizi spor egitmeninden alınız.

childthemewp.com